"الفخ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• tuzak
• tuzağa
• tuzağı
• tuzağın
• kapana
• yem
• Kapan
• tuzağını
• tuzağımıza
• kapanı
• yemi
• oyuna
• kapandan
• Tuzaktan

Avcıların hayvan yakalamak için kullandıkları bir tuzak olduğunu duymuştum.
سمعت انه الفخ الذي يستخدمه الصيّادون من اجل الامساك بالحيوانات

Bizi her zaman ağına düşüren açıklanmak zorunda bırakan tuzak bu.
هذا هو الفخ الذي طالما فرّج روحنا، نحنُ بحاجة إلى تفسير.

Arap kadınları, genel anlamda, bu psikolojik tuzağa düşmüş değiller.
بصفة عامة، المرأة العربية، لم تسقط في هذا الفخ النفسي.

Görüyormusun, Baltor,? Kuşu yakalamak için, önce tuzağa yem koymalısın.
لكى تصطاد الطائر يجب عليك وضع الطعم فى الفخ أولاً

Aslında kamera tuzağı olarak adlandırdığımız bir şekilde kendi fotoğrafını çekiyor.
في الحقيقة هو يأخذ صور لنفسه صُور بما يسمى الكاميرا الفخ

Kullanıcılarıyla aynı tuzağın içindeler ve bu şekilde büyük bir şirket yürütemezsiniz.
هم بنفس الفخ الذي وقع به مستخدموذهم، ولا يمكنك أن تدير شركة كبيرة بتلك الطريقة.

Bitki, sineği sindirdikten sonra tuzak kendisini yeniden açar ve sıfırlar.
متى ينتهي النبات من هضم الذبابة، يعاد فتح الفخ ويعيد وضعه،

Herkül'ün bizim için nasıl bir tuzak hazırladığını bilemeyiz.
ليس هناك أخبار عن نوع الفخ الذي وضعه هرقل لنا

Dur bir dakika. tuzak işe yaramadı, ve anahtarı geri mi istiyorsun?
مهلاً، هل الفخ لم يجدي نفعاً وأنت تريد إستعادة المفتاح؟

Moleküler kimyasal tuzak. - 137 vardı.
الفخ الكيميائي الجزيئي كان أولياً كان137

Böyle basit bir tuzak, ve sen tam ortasına düştün.
.أنت أحمق كلياً، وقعت في مثل هذا الفخ البسيط

tuzağa düşen üç kişi hakkında biraz önce ilginç şeyler buldum.
لقد وجدت أشياء هامة جداً بشأن الثلاثة أشخاص الواقعين في الفخ.

Yine de bu piyonlar büyük birini tuzağa düşürüp yiyebilmek için yerlerini alırlar.
نقل وسيلة تشكل قد الجنود هذه ذلك, مع الفخ في عظيم برجل للإيقاع

Ve bazı çok yüksek güvenlik alanlarında muhtemelen sivil uçaklar onları tuzağa düşürecek ve bomba imha tesisine sürükleyecektir.
وفي بعض المناطق الأمنية مشددة جداً، وتنصب لهم الطائرات دون طيار المدنية الفخ واستدراجها بعيدا للتخلص منها وإبطال مفعولها

Okuduklarıma göre İngiliz zihniyeti, tuzağı daima meydan okuma diye alır.
قراءاتى عن العقليه البريطانيه تُفيد بأنهم يتعاملون مع الفخ كأنه تحدى

O Goa'uld'u bıulduğunuz ilk fırsatta vurun. Ben burada kalıp kalkan tuzağı kuracağım.
أطلق على الجواؤلد مع أول فرصه تسنح لك وأنا سأنتظر هنا، وأنصب له الفخ

Bu kadar belli olan bir tuzağın içine yürüyeceğimi mi zannediyorsun.
هل تعتقد حقا كنت السير في هذا الفخ واضح؟

sonra yaşlı ayı patikadan geldiğinde, ayağını küçük kapana sıkıştıracak..
ثم الدب يأتي الى الطريق فيضع قدمه في الفخ الصغير

Kapan kendiliğinden kapandı, zeytin fırladı ve o da yedi.
الفخ أُغلق وحده فطارت الزيتونة وهو أكلها

Önümüzdeki 20 yıl yeni tuzağını nasıl yapacağını düşünürsün artık.
أجل محظوظ جداً , لديك حوالي 20 عاماً لتفكر كيف ستصنع الفخ التالي

Ama tuzağımıza düşmesi için yaklaşmasını eklemeliyiz.
و لكن يجب أن نجعلهم بجوارنا تماماً لكى تنجح فكرة الفخ

Daha sonra rakibin buraya, peynire gelene kadar bekliyorsun ve sonra kapanı doğru kurduysan onu fırlatıyorsun.
حتى تنتظر من منافسك أن يقف هنا على عجلة الجبن القديمة و إن كنت قد أعددت الأمر جيداً، فيقع هو في الفخ.

İşte böyle, yemi yut, seni yakışıklı Rus şeytanı seni.
هذا صحيح ، اسقط في الفخ أيها الروسي الوسيم اللعين

Böcekler çürüyen etle yapacakları ziyafet için geliyorlar ancak oyuna getirildiler.
تاتي بحثا عن الديدان ولكنها وقعت في الفخ.

Kendimi kapandan kurtulabilmek için kendi bacağını çiğneyip koparan hayvanlar gibi hissediyorum.
أشعر كأنّني واحدة من الحيوانات التي تخلّت عن ساقها حتى تهرب من الفخ.

Onu içinde olduğuna inandığım Tuzaktan kurtarmak için birçok yol denedim.
ساعدتها عدة مرات، كي تهرب من الفخ الذي كانت عالقة به