ويكيبيديا

    "في نفس الوقت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aynı zamanda
        
    • aynı anda
        
    • Bu arada
        
    • aynı saatte
        
    • hem de
        
    • yandan da
        
    • o kadar da
        
    • aynı dönemde
        
    • aynı gün
        
    • bu sırada
        
    Aydınlatma görevini yerine getiriyor, ama aynı zamanda, bu veriyi transfer edebiliyoruz. TED انه يؤدي وظيفة الاضاءة لكن في نفس الوقت نستطيع بث هذه البيانات
    Fakat aynı zamanda biz Arab mirasıyla da yeniden bağlantı kuruyoruz. TED ولكن في نفس الوقت نحن نعيد الارتباط ونؤكد اهمية تراثنا العربي.
    Mesaj yazıyordu ve aynı anda hem mesaj yazıp hem de yürüyemiyordu. TED كان يرسل باستخدام هاتفه, ولم يستطع الكتابة و المشي في نفس الوقت.
    İş yerinde performans ve memnuniyeti aynı anda iyileştirirsiniz, çünkü her iki karmaşıklığa da mani olan temel nedeni kaldırdınız. TED و في نفس الوقت سوف تحسّن الأداء و الرضا في العمل لأنك قد أزلت السبب الرئيسي الذي يعطل تعقيدات الاثنين.
    Bu arada, ben payımı almalıyım ki dövüştüğünüz adam da payını alabilsin. Open Subtitles و في نفس الوقت أنا اُريد حصتي حتى يحصل الجميع على حصصهم
    Yine tam burada olacaklar aynı saatte, aynı yerde, önümüzdeki hafta. Open Subtitles سيعودوا مرة أخري في نفس الوقت و المكان ، الاسبوع القادم
    Çünkü biliyorsunuz ki sizinle aynı zamanda bağıran sekiz kişi var. TED لأنكم تعرفون، أن هناك 8 أشخاص آخرين يصرخون في نفس الوقت.
    Demokrasi ve tiyatronun antik Yunan ile aynı zamanda ortaya çıkması tesadüf değil. TED ليس هنالك مصادفة بأن الديموقراطية والمسرح ظهروا في نفس الوقت في أثينا القديمة.
    Bir hayalperestim, fakat aynı zamanda özgün şeyleri ve hiçbir zaman kaçmak istemeyeceğim, en içteki doğamızla ilgilenmeyi seviyorum. TED أنا حالمة ولكن في نفس الوقت أحب الأشياء الحقيقية وتتعامل مع أعماق طبيعتنا، والتي لا أرغب أبدًا بالهروب منها.
    Kim ki bilgisini arttırır aynı zamanda çektiği acıyı da arttırır. Open Subtitles الشخص الذي يتزود من المعرفة يتزود في نفس الوقت من المعاناة
    aynı zamanda bu yıkıntıyı durdurmanın sadece bir yolu olmalı. Open Subtitles في نفس الوقت قد يكون هناك طريقة لإيقاف هذا الدمار
    aynı zamanda, Önceki üç albümünden... daha derin ve daha zengin içerikliydi. Open Subtitles في نفس الوقت انها تقوم بتعميق و إثراء المعنى للثلاثة ألبومات اللاحقة
    Senin ve şu siyahi arkadaşın elbiseleri aynı anda çıkarıldı. Open Subtitles لقد غيرنا ملابسك أنت و الرجل الملون في نفس الوقت
    aynı anda hem burnunu hem de kıçını silebileceksin artık! Open Subtitles الآن يمكنك أن تنظف أنفك وتمسح مؤخرتك في نفس الوقت
    İki tanesi aynı anda kesilse bile bütün şebeke gitmiyor. Open Subtitles إذا أخفقوا اثنين في نفس الوقت ممكن أن يدركوا الإصابة
    Onu bırakarak, acını fark edip, aynı anda onu da serbest bırakacaksın. Open Subtitles بتركه يذهب أنتي تعترفين بالألم الذي تشعرين به وتطلقينه في نفس الوقت
    hem de aralıksız. aynı anda tam 60 tane BBG evi var. Open Subtitles وهو لا يتوقف، فهناك ستون مسابقةٍ . كهذه تدور في نفس الوقت
    prim dahil maaş paketi 400.000 dolar. Bu arada, aynı yıl için, 5 milyon dolar üzerinde para toplayan bir TED في نفس الوقت و السنة متوسط المرتب لمدير تنفيزي في شركة طبية لأعمال الخير تقدر ب5 مليون دولار في الولايات المتحدة
    Bu arada iki grubu aynı anda nasıl MR cihazına nasıl sığdırdığını bilmek isterseniz benimle sonra görüşün. TED وبالمناسبة، لو أردت أن تعرف كيف بإمكانها وضع شخصين في جهاز التصوير المغناطيسي في نفس الوقت تحدث لي لاحقاً.
    Yarın sabah aynı saatte tekrar bir araya gelmemizi öneriyorum. Open Subtitles أقترح أن نعيد عقد اجتماعنا في نفس الوقت غدا صباحًا
    Bir yandan da, enteresan araç gereçleri tanıtan bir web sitem var ve burada teknolojinin en son yenilikleriyle ilgili günlük saplantılarımı yayımlıyorum. TED في نفس الوقت قمت بإدارة موقع إلكتروني بإستخدام أدوات رائعة بحيث اصدر تقرير يومي عن آخر أخبار التكنولوجيا
    Çünkü, çok mutluyum ama bir o kadar da korkuyorum. Open Subtitles لأنـي سـعيـدة جــدا وخائفة في نفس الوقت.
    aynı dönemde, bu seviyeyi geçebilen şirketlerin sayısı 46,136. TED في نفس الوقت. عددية الربحيين الذين تخطوا هي 46136
    Anne, seni haftaya aynı gün gene arayacağım. Open Subtitles لا بأس لا بأس إسمعي سأتصل بكِ الأسبوع القادم في نفس الوقت
    bu sırada sen de sakin durmalısın. Böyle etrafta istediğin gibi gezemezsin. Open Subtitles في نفس الوقت يجب عليك أن تستريح لا يمكنك التجول في الخارج

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد