Polisin olayı takip etme hevesinin kırılması da yeterince komik zaten. | Open Subtitles | آي. دي هو مضحكُ بما فيه الكفاية الشرطة يَهتمُّ المفقودة بمتابعته. |
Bay komedyen bakalım bunu komik bulacak mısın. | Open Subtitles | حَسناً، سّيد كوميدي شاهدْ إذا تَعتقدَ ان هذا مضحكُ. |
Gerçekten çok komik efendim. Çok iyi fıkra anlatıyorsunuz. | Open Subtitles | ذلك مضحكُ فعلاً، سيدي أنت تلقي النكات بشكل رائع، سيَدي المفوّض |
- Kusura bakma ama Saçmalık bu. | Open Subtitles | - أَنا آسفُ، ذلك مضحكُ. - هَلْ حقَّاً إنَّها؟ |
Bu saçma, sadece üç kez eğilme yapsam yeter. | Open Subtitles | ذلك مضحكُ مونيكا لانى انا دائما احرز ثلاثة اهداف |
Düşününce çok komik geliyor. | Open Subtitles | نعم. تَعْرفُ، هو مضحكُ عندما تُفكّرُ في الموضوع. |
İkimizi düşünüyorum da, komik geliyor. | Open Subtitles | تَعْرفُ، هو مضحكُ عندما أعتقد حول الإثنان منّا. |
Yiyeceklerin aşağı değil de, yukarı dökülmesini komik buluyor. | Open Subtitles | يَعتقدُ بأنّه مضحكُ الطريقُ يَرتفعُ الغذاءُ بدلاً مِنْ أسفل. |
Çok komik Niles. | Open Subtitles | ذلك مضحكُ جداً، النيل. حَسَناً، هيّا إذهب، الآن. |
Aslında çok komik çünkü anlaşıldı ki duvarkağıdı tam birbirine uymuyor. | Open Subtitles | وذلك مضحكُ في الحقيقة، لأن يَظْهرُ ذلك ورق الجدران الجديد لا يَجاري بالضبط. |
komik ama tanıdığım birine benziyorsun. | Open Subtitles | آي . ذلك مضحكُ. تَنْظرُ الكثير مثل هذا الرجلِ الذي أنا كُنْتُ أَعْرفُ. |
Diyafram kullanmakla ilgili komik olan nedir? | Open Subtitles | والذي مضحكُ جداً حول الإستعمال الصحيح للحجاب الحاجزِ؟ |
Çok komik, senden beklediğim tepki de buydu. | Open Subtitles | هو مضحكُ. ذلك بالضبط الذي إعتقدتُ بأنّك ستَقُولُة. |
Size, siz bu gerçek komik olduğunu düşünmüyorum bahis? | Open Subtitles | رَاهنتُك رجالَ يَعتقدونَ هذا مضحكُ حقيقيُ، أليس كذلك؟ |
Komiksin, adamım. Çok komik. Mizah anlayışını hep takdir etmişimdir. | Open Subtitles | مضحكُ يا رجل، دائماً أقدر روح المرح التي لديكَ |
komik. Biraz daha erken girmek istiyoruz. | Open Subtitles | هو مضحكُ جداً نوَدُّ أَنْ نَرحلَه قبلاً قليلاً |
Mütevazı fikrime göre Saçmalık bu. | Open Subtitles | في رأي المتواضع، هذا مضحكُ. |
Bu akşam toplanmamız Saçmalık zaten. | Open Subtitles | هذا المساء بالكاملِ مضحكُ |
Niles, Lilith ile arandaki bu kin çok saçma. | Open Subtitles | هذا العداءِ بينكم وليليث مضحكُ. |
Çok komikti Roz. | Open Subtitles | ذلك مضحكُ جداً، روز. |
Sırf mesleki olarak tanıyorsun ama o çok eğlenceli, sıcak ve düşüncelidir. | Open Subtitles | أَعْني، تَعْرفُه فقط بشكل محترف، لَكنَّه مضحكُ جداً، المدروس الدافئ. |
- Çok tuhaf, ışık yüzüne belli bir yönden geldiğinde çok yakışıklı oluyorsun. | Open Subtitles | هو مضحكُ. عندما الضوء يَضْربُك a طريق مُتَأَكِّد أنت وسيم جداً. |
Muhtemelen o da komiktir. | Open Subtitles | هو مضحكُ من المحتمل. ماذا تعتقد؟ |
- Komiksiniz. | Open Subtitles | - عفو؟ - أوه، ذلك مضحكُ. |