"bilmediğimi" - ترجمة من تركي إلى عربي

• لا أعرف
• لا أعلم
• لا اعرف
• أجهل
• أكن أعرف
• لم أعلم
• لا أعرفُ
• أكن أعلم
• لا أعلمُ
• لن أعرف
• لا أجيد
• انني لا اعلم
• تظنين أنني أعرف

bilmediğimi sandığın ama tabii ki bildiğim o Ürdünlü fıstığa dönebileceksin.
لتعود لعاهرتك الأردنية التي تظن أني لا أعرف بها، لكني أعرف.

bilmediğimi sandığın ama bildiğim Ürdünlü sevgilinin bacak arasına geri döneceksin.
لتعود لعاهرتك الأردنية التي تظن أني لا أعرف بها، لكني أعرف.

Neyin ne olduğunu bildiğimi düşündüğüm her defa hiçbir şey bilmediğimi görüyorum.
كل مرة أعتقد أنني أعرف فيها فيتضح أنني لا أعرف أي شئ

Ne yani, insanların benim hakkımda söylediklerini bilmediğimi mi sanıyorsun?
ماذا أتعتقد بأنني لا أعلم ما الذي يقولونه الناس عني

Daracık kostümlerimize sığabilmek için bazı kızların ne yaptığını bilmediğimi mi sanıyorsun?
أتعقتدين أنني لا أعلم ما اضطرت لفعله بعض الفتيات لتناسبهم الأزياء النحيلة؟

Bilirsin, onlara bu konu hakkında... birşey bilmediğimi söyledim, onlar da inandılar.
ليس الكثير تعرفين أخبرتهم انني لا اعرف شيئا عنها و لقد صدقوني

Bir daha Herbie Hancock hakkında hiçbir şey bilmediğimi söyleme.
لا تقول لي بأني لا أعرف شيئاً عن هيربي هانكوك

Hiçbir şey bilmediğimi, ve bilsem bile ona hiçbir bilgi vermeyeceğimi söyledim.
بأننـــي لا أعرف أي شـــيء ولو كنــــت أعرف فلـــن أخبــرها بأي معلـــومات

Onu tanımadığımı söyledim. Onun hakkında bir şey bilmediğimi söylemedim.
قلتُ أنّي لمْ أكن أعرفه، ليس أنّي لا أعرف بأمره.

Ne olduğunu bilmediğimi içtenlikle söyleyebilirim ancak Tanrının bize yol göstereceğine inanıyorum.
أستطيع القولَ بصراحةٍ أني لا أعرف مايحصل لكني أثقُ بأن الله سينيرنا

Her zaman en iyisini bilmediğimi ve bizden daha akıllı birinin Karanlık Lord'un onunla daha işinin bitmediğine inandığını naçizane daha yeni öğrendim.
لكنني مؤخرًا وعن .. تواضع منّي ذُكّرتُ .. أنني لا أعرف دائمًا ما الأفضل وشخصٌ أكثر منّا حكمةً .. يظنُّ أن سيّد الظلام

Bunu tüm detayları bilmediğimi söyleyerek başlamak isterim.
وأريد أن أبدأ بقول إني لا أعرف كل التفاصيل.

Ama sana bilmediğimi söylüyorum, ki gerçek bu.
لكنى أخبرك بأننى لا أعرف وهذه هي الحقيقة.

Ne yaptığımı bilmediğimi ima etmiyorsun, değil mi?
أنتى لم تقترحى ذلك . و أنا لا أعرف ما الذى سأفعله الأن

Bu adamlara neden aşırı doz verdiğini bilmediğimi mi sanıyorsun?
تظنين أني لا أعلم لماذا وضعت جرعة زائدة للضحايا ؟

Peki sana bir sır açıklayayım. Çoğu gün, hâlâ ne yaptığımı genellikle bilmediğimi hissediyorum.
حسناً، دعوني أخبركم بشيء: معظم الأيام، ما زلت أشعر أنني غالباً لا أعلم ما أقوم به.

Bakın, ben aptal değilim. bilmediğimi mi zannediyorsun?
اسمع ، أنا لست غبياً هل تفترض أنني لا أعلم ذلك ؟

Bu benim boğa güreşleri konusunda pek bir şey bilmediğimi gösteriyor.
إنه يظهر لك لا أعلم الكثير عن صراع الثيران

Biliyor musun, Mary Beth, senin hakkında bir şey bilmediğimi farkettim.
اتعرفين ماري بيث لقد أدركت للتو انني لا اعرف شيئا عنك

Çıkar o başındakini kızım. Kim olduğunu bilmediğimi mi sandın?
أنزلي هذا الغطاء يا فتاة، أتعتقدين أنني أجهل من تكونين؟

Buraya, sana kurulan tuzağı bilmediğimi söylemeye geldim.
جئت لأقول لك أني لم أكن أعرف بالفخ الذي وضع لك

Dün, nereye gideceğimi, yaşlı kemikleri ne yapacağımı bilmediğimi söylüyordum.
أتذكرين قولدي بالأمس أخبرتك لم أعلم إلى أين سأذهب ماذا سأفعل بهذه العظام القديمة؟

Kesinlikle bilmediğimi söyledim.
،لقد قُلت بوضوح .أنني لا أعرفُ شيئًا

Bütün bu yıllar, hep kendime onların ne olduğunu bilmediğimi söyleyip durdum.
طوال هذه السنوات , أخبرت نفسى أننى لم أكن أعلم من هُم

Batırdığımı bilmediğimi mi düşündün?
هل تظن أنني لا أعلمُ أنني أخفقت؟

Sunil'in üst katlarda olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun?
هل كنت متخيلة أني لن أعرف أن سونيل مختبئ هناك؟

Basın bir de bu işi bilmediğimi mi söylüyor?
و الصحافة تقول أنني لا أجيد القيام بهذا النوع من الأشياء

Bunu yapmayı bilmediğimi mi ima ediyorsun?
هل تشيرُ إلى انني لا اعلم كيفَ ابني خنزيراً برياً اعمى؟

Bunu bilmediğimi mi sanıyorsun?
ألا تظنين أنني أعرف ذلك بحق السماء؟