ben kendim yapardım ama şu anda dört başka anlaşmayla ilgileniyorum. | Open Subtitles | ، بإمكـاني إتمـام ذلك بنفسي إلا أنّي منشغلة بأربع صفقات أخرى |
Yemin ederim, ben artık bu ailenin bir ferdi bile değilim. | Open Subtitles | أنامتأكد أنّي لم أعد حتى جزء من هذه العائلة بعد الآن. |
Film reklamı yapan bir şirketin sahibi olduğumu söylemiştim. Şirketin sahibi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | كما قلت في الليلة السابقة أنّي أملك شركة تعمل في مجال الدعاية السينمائيّة |
Doğru olduğumu kanıtladığımda bu ülkeyi bir radikal devrimden daha kurtaracağız. | Open Subtitles | حين أثبت أنّي على حقّ، سنوفّر على هذا البلد إنقلاباً آخر. |
Bir de, önceden verdiği ismin sahte olduğunu nereden bilebilirim ki? | Open Subtitles | .. حقيقَة أنّي أعلم بأنّها تستخدِم إسماً مُزيّفاً ، هذا شكّ |
Seni polis okulunda ilk gördüğüm zaman sendeki hırsı farkettim. | Open Subtitles | أتذكر أنّي رأيتك بمدرسة الشرطة لأول مرة. خلّتكَ طموحاً جداً. |
Ne? Yanılmış olabilirim, ama bunun bir araba parçası olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي يُمكن أن أخظئ، لكنّني لا أظنّها أجزاء سيّارة مطلقًا. |
ama ben seçmediğini düşünüyorum. Bu biraz bilgi birikimi gerektirir. Şehadet, mesela. | Open Subtitles | إنّما أقول ببساطةٍ أنّي لا أظنّها اعتنقته يتطلّب معرفةً ما، كالشهادة مثلاً |
ben de önümüzdeki 20 dakika boyunca bunu kendime soruyor olacağım. | Open Subtitles | متأكد من أنّي سأسأل نفسي الشيء نفسه لعشرون دقيقة من الآن. |
Her ne yaptığımı düşünüyorsanız bilin ki aradığınız ben değilim. | Open Subtitles | أياً كان ما تعتقدون أنّي فعلتُ، فإنّي لستُ رجلكم المطلوب. |
Teşekkürler! En azından neye gönüllü olduğumu, hangi özelliğim sebebiyle seçildiğimi öğrenebilir miyim? | Open Subtitles | أيُمكننيّ أن أعلم على الأقل إلى ماذا سأتطوّع بإعتبار أنّي أعمل على مشروع؟ |
Hayır. Onun dostu olduğumu sanıyor. Çocuk tam bir saf. | Open Subtitles | ـ كلاّ ، إنّه يعتقد أنّي صادق ، الطفل تافه |
Editörüm Seni bulduğumu biliyor, ama nerede olduğumu ona söylemedim. | Open Subtitles | رئيس التحرير يعلم أنّي وجدتك لكن لا يعلم عن مكانك |
Dedi ki... Babası için yeterli değilmişim ve bu nedenle başka kadınlara bakmış. | Open Subtitles | قالت أنّي لم أكن كافية لوالدها وأنّه لهذا السبب كان يُواعد نساء أخريات |
Kimse bunun ne kadar zor bir deneyim olduğunu benden iyi bilemez. | Open Subtitles | إستمع. لا أحد يعرف بشكل أفضل من أنّي الذي تجربة عاطفية هذه. |
İronik olan ise fotoğrafları şimdi dağıtırsam insanlar onu daha da çok sevecek. | Open Subtitles | الأمر المُثير للسخرية أنّي لو نشرتُ تلك الصور الآن، فإنّ الشعب سيحبّها أكثر. |
Keşke bunu yıllar önce öğrenseydim de dondurmaya isim verseydim. | Open Subtitles | أتمنّى لو أنّي سمعتُ بهذا من قبل، لكنتُ سمّيتُ المثلّجات. |
Seninle ilgilendiğim için Henry ve öbür çocuklardan daha geride kalıyorum. | Open Subtitles | أنّي بعيداً جداً عن الرفاق الذين .سبقونا من أجل الأعتناء بك |
- Muhasebeden miktarı söyleseler yeter. - Gerek yok, sana hediyemiz olsun. | Open Subtitles | ـ أنّي فقط بحاجة لمعرفة المبلغ ـ لا داعي، أعتبريها هديتنا لكِ |
Bu pislik, Kersh'e benim bir rahibe yaptığımdan çok itirafta bulundu. | Open Subtitles | إبن الكلبة يعترف إلى كيرش لدرجة أكبر من أنّي إلى كاهني. |
Seni döven mahkumlardan ben sorumlu olduğum için bu düşmanca tavrını üzerime alınmıyorum. | Open Subtitles | لا آخذ نبرتك العدائيّة تجاهي إهانة طالما أنّي المسئول عن المساجين الذين ضربوك. |
Ne olduklarını açıklayamıyorum diye onların UFO olduklarına inanacak değilim. | Open Subtitles | عجزي عن التفسير لا يعني أنّي سأصدّق أنّهما طبقان طائران |
Cesedini görmesem de beni öldürmekte başarısız olan patlama devi kesinlikle öldürmüştür. | Open Subtitles | بالرغم أنّي لم أرٍ جسده، لكن الانفجار الذي أخفق بقتلي قتله بالتأكيد |
İnsanlığın daha yüksek bir mertebesini temsil ettiğimi söyleyecek kadar ileri gitmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أتمادى لحد أن أقول أنّي أمثّل مرحلة استثنائيّة في الجنس البشري |
Şu an böyle konuşuyorum falan ama aslında şehirdeki kızlardan bir farkım yok. | Open Subtitles | أنّي أتحدث هكذا الآن. لكني أشبه أيّ فتاة آخرى في المدينة. معنفسكل هذاالطموح،لكن.. |