Psikiyatri koğuşunda sana ne ilaç verdilerse... | Open Subtitles | انظُر، مَهما كانَ العقار الذي أعطوكَ إياه في عَنبَر المجانين |
Hızını kazanmak için kullandığı ilaç bir yandan hücresel dejenerasyona sebep oluyordu. | Open Subtitles | العقار الذي أخذه لاستعادة سرعته سبب كذلك اضمحلالًا في الخلايا |
Bu kanser nüksetti ve bu hasta üç sene sonraakciğer kanserinden vefat etti, ama bir ilaç sayesinde üç yıl kazanmış oldu ve ilacın semptomları ağırlıklı olarak sivilceydi. | TED | ولكنه عاد و توفيت السيدة بعد ثلاث سنوات بسبب سرطان الرئة ولكنها تمكنت من العيش لثلاث سنوات بسبب العقار الذي كانت أعراضه حب الشباب فقط |
Tek kollu adamımız Gerard'ın kullandığı ilaç. | Open Subtitles | نفس العقار الذي كان يتناوله وحيد الذراع "جيرارد". |
GİD'den onay bekleyen ilaç nasıl oldu da Claire'in uyluğuna bulaştı? | Open Subtitles | ذلك العقار الذي ينتظر موافقة منظمة الغداء والدواء كيف إنتهى على فخذ " كلير " ؟ |
Yani ikimizi de kurtaran ilaç var ya onu buldugumda baska bir sey daha kesfettim. | Open Subtitles | ولكني لست أملك أياً منها لذا... العقار الذي أنقذ حياة كل منا... عندما عثرنا عليه، اكتشفت أمراً آخلا |
Yani ikimizi de kurtaran ilaç var ya onu bulduğumda başka bir şey daha keşfettim. | Open Subtitles | ولكني لست أملك أياً منها لذا... العقار الذي أنقذ حياة كل منا... عندما عثرنا عليه، اكتشفت أمراً آخلا |
Kevin'in üzerinde kullandıkları ilaç bu. | Open Subtitles | (إنه العقار الذي يعطونه لـ(كيفين بغرض الدراسة |
Genişlemeyi sağlamak için ilaç vereceğim. | Open Subtitles | سأعطيكِ العقار الذي سيعمل على توسيع المهبل (ثم هرمون الـ (أوكسيتوسين |
Reiden'ın Clem'e verdiği ilaç nörolojik korunma sağlıyor. | Open Subtitles | العقار الذي أعطاه (ريدن) هو عقار حماية الخلايا العصبية |