Alaska, çok şişman ya da çok sarhoş olabileceğiniz bir yer. | Open Subtitles | الاسكا، حيث لا يمكن ان تكون سمينا جدا او ثملا جد |
Şuradaki gölgelikte kendine görünmeyeceğin bir yer bul. | Open Subtitles | والآن جد لنفسك مكانا في الظل هناك حيث لا يمكن رؤيتك |
Bizi kimsenin görmeyeceği bir yere gireceğiz. | Open Subtitles | سنذهب بالداخل حيث لا يمكن لأحد أن يرانا. هنا ، صحيح |
Ne kadar kazılırsa kazılsın geri dönemeyeceği bir yere. | Open Subtitles | حيث لا يمكن لاي كمية من الحفر ان تعيده مجدداً |
Hiç kimsenin gitmediği, hiçbir şeyin olmadığı bir yerde bir kadın seni altın madenine götürüyor. | Open Subtitles | أمرأة تقودكم لمنجم ذهب فى بلد حيث لا يمكن لأحد أن يذهب ويمكن لأي شيئ أن يحدث |
Hastalığı ailemize bulaştıramayacağı bir yerde kalmasına izin verdik. | Open Subtitles | لقد خبآناها حيث لا يمكن للمرض ان يأذي العائله. |
Yani onu buradan kovdun, o da kendine güvenli, saklanabileceği değişimin onu bulamayacağı bir yer bulmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | إذاً فقد طردته من هنا، وكان عليه إيجاد مكان آمن مكان يختبئ فيه حيث لا يمكن للتغيير من العثور عليه |
Altgeçidin olduğu, Kimsenin göremeyeceği bir yer... | Open Subtitles | بالأسفل في النفق حيث لا يمكن لأحدٍ أن يرى. |
- Kimsenin göremeyeceği bir yer. - Bence pusula değil. | Open Subtitles | حيث لا يمكن لأحد رؤيته لا أظن أنه هذا الرسم بَوْصَلَة |
Tecavüz edip onu öldürdüğünde kimsenin duymayacağı bir yer. | Open Subtitles | حيث لا يمكن لأحد أن يسمع عندما تغتصبها وتقتلها. |
Kafanın dağılmayacağı bir yer bul ve oraya git. | Open Subtitles | حاول أن تجد مكاناً حيث لا يمكن خداع عقلك |
Keşke beni sultan tarafından bulunamayacağım... gizli bir yere saklamış olsalardı. | Open Subtitles | ودعوت الله أن يجدوا مكاناً ..... يمكنني الاختباء فيه .حيث لا يمكن للسلطان أن يكتشفني |
Terket burayı.Seni kimsenin bulamayacağı bir yere git. | Open Subtitles | إذهبي إلى مكان حيث لا يمكن لاحد أن يجدك |
Güvenli bir yere kimseye zarar vermeyeceği bir yere. | Open Subtitles | لمكان آمن حيث لا يمكن لها أن تؤذي أحدا |
Durmadan 10 milyonluk vurgunundan, onu nasıl harita olmadan kimsenin bulamayacağı bir yere gömdüğünden bahseden bir bunakla yaşadım. | Open Subtitles | تعاونتُ مع رجل غريب الذي لم يرد أن يصمت بشأن الـ 10 مليون دولار وكيف قام بدفنها حيث لا يمكن لأحد العثور عليها ليس بدون الخريطة |
Söz vermelisin, Merlin, işin bitince, kılıcı kimsenin kullanamayacağı bir yere koyacaksın. | Open Subtitles | عليك أن تعدني(مارلين)أنه حالما تنتهي مهمته ستضعه حيث لا يمكن لأحد استخدامه |
Ardından kimsenin takip edemeyip kendini gösteremeyeceği bir yerde buluşacağız. | Open Subtitles | و نتلاقى في مكان حيث لا يمكن لأحد أن يلحق بنا دون كشف نفسه |
Seni de Harvard'dan kimsenin rahatsız edemeyeceği bir yerde bulmam gerektiğini biliyordum. | Open Subtitles | و اعرف ان علي ايجادك في مكان حيث لا يمكن لاحد من هارفارد ازعاجنا |
İnsanın olamayacağı bir yerde insan oluyor. | Open Subtitles | إنسان يتواجد في مكان حيث لا يمكن أن يتواجد بهِ أيّ إنسان. |
Karavanımızda. Kimsenin bizi bulamayacağı bir yerde. | Open Subtitles | مع سيارتي حيث لا يمكن لأحد إيجادنا |
Tam şurada gözükmeyeceğin bir yerde bekle. | Open Subtitles | ابقي هناك حيث لا يمكن لأحد رؤيتك. |