Ama Haberin olsun seni dava edebiliriz. | Open Subtitles | يجب عليك أن تعلم أننا ليس لدينا أدنى مُشكلة في مُقاضاتك |
Ta buraya kadar gelmemi gerektirecek ne söyleyeceksen söylemeden önce Haberin olsun, iyi bir ruh hali içinde değilim. | Open Subtitles | قبل أن تخبرني أياً ما كان عليَّ قطع كل الطريق لأحضر هنا... عليك أن تعلم أنني لست في مزاج جيد |
bilmen gerekiyor. Ama her zaman bilemiyoruz. | Open Subtitles | يجب عليك أن تعلم. ولكننا لا نعلم دائمًا. |
O konuya geleceğiz ama önce şifrenin bir Cipher anahtarı ile kırıldığını bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | سوف نتطرّق لهذا. أولاً، عليك أن تعلم أنّ مفتاح الشفرة كان كلمة. |
Ama göründüğünden çok daha hasta olduğunu bilmen gerek. | Open Subtitles | لكن عليك أن تعلم أنها أكثر مرضاً مما تبدوا |
Merak etme ben ayarladım. Ama şunu bilmelisin, artık onun radarındasın. | Open Subtitles | لا تقلق، فقد غطيت عليك، لكن عليك أن تعلم أنها تراقبك |
Dün gece anlattıklarından sonra Bilmen gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | وبعد ما قلته لي بالأمس في الحانة، ظننتُ أنّه عليك أن تعلم ذلك. |
Haberin olsun elimde bir silah tutuyorum. | Open Subtitles | يجب عليك أن تعلم أن في يدي سلاح. |
Haberin olsun Jeff, şu an altı farklı zaman çizgisi yaratıyorsun. | Open Subtitles | (يجب عليك أن تعلم يا (جيف بأنك تخلق الأن 6 خطوط أحداث مختلفه |
Haberin olsun Jeff, şu an altı farklı zaman çizgisi yaratıyorsun. | Open Subtitles | (يجب عليك أن تعلم يا (جيف بأنك تخلق الأن 6 خطوط أحداث مختلفه |
Haberin olsun Jeff, şu an altı farklı zaman çizgisi yaratıyorsun. | Open Subtitles | (يجب عليك أن تعلم يا (جيف بأنك تخلق الأن 6 خطوط أحداث مختلفه |
Haberin olsun Jeff, şu an altı farklı zaman çizgisi yaratıyorsun. | Open Subtitles | (يجب عليك أن تعلم يا (جيف بأنك تخلق الأن 6 خطوط أحداث مختلفه |
Geri döndüğünü ve başıboş dolaştığını bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | عليك أن تعلم أنّها عادت، وإنّها مُطلقة اليد. |
Ama bu işi severek yaptığımı bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | لكن عليك أن تعلم أنني أحب ما أعمله |
Ömrünün daha uzun olmasını düşünüyorsan bunu sadece benim sana anlatabileceğimi bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | إذا كنت تفكر بالنجاة على المدى الطويل... عليك أن تعلم أشياء فقطأنامن بإمكانهإخباركبها! |
Hele senin daha iyi bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | كان عليك أن تعلم أفضل من ذلك، |
Ne çalacağını bilmen gerek. | Open Subtitles | عليك أن تعلم مالذي ستقوم بأدائه. مالذي تفضله؟ |
İşin kontrolüm altında olduğunu bilmen gerek. | Open Subtitles | عليك أن تعلم أنني أسيطر على العمل |
Eğer suçluysa bunu bilmen gerek. | Open Subtitles | إن كانت مذنبة عليك أن تعلم |
Ama belki şunu bilmelisin, miras için savaşma niyetinde değilim. | Open Subtitles | ولكن عليك أن تعلم, بأنني لن أقوم بالمطالبه بحق الورث. |
O tür bir bıyığın çok pahalı bir yüz aksesuarı olduğunu bilmelisin. | Open Subtitles | عليك أن تعلم أن ذلك النوع من الشوارب تجميـل كمـالي غـالٍ جـدا |
Evet, Bilmen gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | أجل, لأنني اعتقدت أنه يجب عليك أن تعلم |
Bilmen gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أن عليك أن تعلم |