"قالت إنّها" - ترجمة من عربي إلى تركي

• söyledi

Ne olduklarını bile bilmiyorum ama marketteki kadın güzel olduklarını söyledi.
لا أعرف ما تكون لكنّ موظّفة المتجر قالت إنّها لذيذة، لذا...

Size teslim olmak için geleceğini söyledi.
قالت إنّها ينبغي عليها أن تأتي لكي تسلم نفسها

Bugün kendini daha güçlü hissettiğini söyledi. Biraz da şansla, yakında başka bir kutlama daha yapabiliriz.
قالت إنّها تشعر بقوّة غامرة اليوم، وإن وُفّقت، فسنحتفل بشيء آخر قريبًا.

Buraya gelebilmek için bir haftadır yollarda olduğunu söyledi sonra güneş çarpmasından öylece yığılıverdi.
قالت إنّها إستغرقت أكثر من إسبوع للوصول إلى هنا ثمّ سقطت فاقدة الوعي نتيجة ضربة شمس

Eşyalarını toplayana kadar hiçbir şey söylemeyeceğini söyledi.
حسناً، قالت إنّها لن تذكر شيئاً حتى تفرغ من حزم حقائبها.

Seni özlediğini söyledi ve bana şu ağlayan yüz ifadelerinden yolladı.
قالت إنّها تشتاق إليك وأرسلت لي أيقونة تزرف دمعة.

Yalnız olduğunu, yanında olmadığımı söyledi.
لقد قالت إنّها وحيدة، و لم أكن بجانبها

Düzeldiğini söyledi. Seninle gurur duyuyormuş.
قالت إنّها في حال رائعة وإنّها فخورة بك

Tuvaleti kullanması gerektiğini söyledi.
لقد قالت إنّها تريد الذّهابَ للحمّام

Beni anladığını ormanda olanlar için beni affettiğini söyledi ama...
لقد قالت إنّها تفهمني وأنّها غفرت لي ما كان في الغابة ولكن...

Eğer oraya gitmeyi kabul edersem benimle geleceğini söyledi.
لذلك، قالت إنّها ستذهب إلى دار القرود إذا وافقت أنا... على المجيء إلى هنا.

Sigara içmediğini söyledi.
إنّها تتجاوز الحدود، أليس كذلك؟ قالت إنّها لم تدخّن!

Bir süreliğine İrlanda'ya gideceğini söyledi.
قالت إنّها عائدة إلى "أيرلندا" بعض الوقت.

Bana bir şey söylemek istediğini söyledi ve sonra öldü. Ne söyleyecekti Miles?
قالت إنّها أرادت إخباري بأمر ومن ثمّ ماتت، ماذا كان يا (مايلز)؟

Ama sonra Sherry, Dwight'ın yaşamasına izin verirsem benimle evleneceğini söyledi.
لولا أن (شيري) قالت إنّها ستتزوجني إن تركت (دوايت) يحيا.

Eğlendiğini söyledi. Johnny başaramıyor.
قالت إنّها تستمتع، (جوني) يُفسد الخطة.

Benimle kaçmak istediğini söyledi.
"قالت إنّها ستهرب معي"

Evet, evet. Hayden'in kuzeni olduğunu söyledi.
أجل، قالت إنّها ابنة عمّ (هايدن).