Gidip bir seks alemi yapıp tüm şehri hasta etmeyi planlıyorlarmış. | Open Subtitles | و كانوا يخططون لحملة جنسية و ينشروا المرض فى البلدة كلها |
Yarın gece için bir parti planlıyorlarmış. | Open Subtitles | كانوا يخططون ال اقامه حفل في ليله الغد |
Kocam ve metresi. Beraber kaçmayı planlıyorlardı. | Open Subtitles | زوجى و عشيقته لقد كانوا يخططون للهروب معا |
Kliniğe saldırı düzenleyip direnişçiler tarafından yapılmış süsü vermeyi planlıyorlardı. | Open Subtitles | إنهم هم كانوا يخططون لمهاجمة العيادة. وجعلها تبدو من فعل المتمردون. |
Hırsızlardan biri bunu üç aydan beri planladıklarını söyledi. | Open Subtitles | لكن صراف البنك أخبرنا بأن سارقي البنك كانوا يخططون لهذا منذ ثلاثة أشهر |
Bana torunlarımın ne kadar zengin olacaklarını salladıkları onca zaman birde yedek planları varmış | Open Subtitles | ارأيت كل هذا الوقت كانوا يخبروني كم سيصبح أحفادي أغنياء ولكنهم كانوا يخططون من وراء ظهري |
Evlerine dönmeyi planlayıp planlamadıklarını sor. | Open Subtitles | أسأله عما إذا كانوا يخططون للعودة إلى وطنهم؟ |
CTU sunucularını kullanarak kaydı haber kuruluşlarına devlet dairelerine ve her yere göndermeyi planlıyorlarmış. | Open Subtitles | كانوا يخططون لاستخدام خوادم "الوحدة" لنشر الدليل على المنظمات الإخبارية وضباط الحكومة، وحقوق الإنسان، على نطاقٍ ضخم |
Müvekkilinizi soymayı planlıyorlarmış. | Open Subtitles | لقد كانوا يخططون على سرقة عميلكم |
Söylentilere göre ev arkadaşımın arabasını çalmayı planlıyorlarmış. | Open Subtitles | ...وفقا للشائعات، كانوا في البداية كانوا يخططون لسرقة زميلتي التي تجاورني الغرفة في البيت الذي كنت أقطن فيه |
Bakın. Buraya bir nehir yerleştirmeyi planlıyorlarmış. | Open Subtitles | كانوا يخططون لوضع نهر هنا |
Genç prensimizi sizin korumanızdan kaçırmayı planlıyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يخططون لإبعاد الأمير الصغير من وصايتك. |
Bir şeyler planlıyorlardı, ama işaretleri kaçırdık. | Open Subtitles | كانوا يخططون لأمر ما، لكنّا فقدنا العلامات |
İki kardeş terörist saldırı planlıyorlardı, ama Tracy Senarak yüzünden anlaşmazlığa düştüler. | Open Subtitles | الأخوين كانوا يخططون لشن هجوم ارهابي حتى وقع بينهما اختلاف بسبب ترايسي سيناراك |
Biz arayana kadar, tesisi bombalayıp üstünü örtmeyi planlıyorlardı. | Open Subtitles | - - حتى أتصلوا بنا, هم كانوا يخططون لقصف المنشأة والتغطية عليها |
İstihbaratımız, fazla sayıda, ses getirecek hedefe saldırı planladıklarını gösteriyor. | Open Subtitles | اظهرت الاستخبارات كانوا يخططون لتنفيذ هجمات متعددة |
Bir şeyler planladıklarını biliyorduk ama işaretleri kaçırmışız. | Open Subtitles | لقد علمنا أنهم كانوا يخططون لشيء ما ولكن.. فاتتنا الإشارات |
Bak, darbe planladıklarını biliyorum. Ama yine de... | Open Subtitles | اسمع، أنا على درايه بأنهم كانوا يخططون لإنقلاب، ومع ذلك فهذا لا يبرر |
Daha göreve gelmeden Irak hakkında planları varmış. | Open Subtitles | لأنهم كانوا يخططون لعمل شئ ما ضد العراق من قبل مجيئهم للمكتب |
Evlerine dönmeyi planlayıp planlamadıklarını sor. | Open Subtitles | أسأله عما إذا كانوا يخططون للعودة إلى وطنهم؟ |