Tek kişilik oyunda o kadar insanın karşısına çıkacaksın. | Open Subtitles | حسنا، أنت ستكون هناك في عرض فردى أمام كلّ أولئك الناس |
Ama mihrapta, o kadar insanın önünde durup, bir şeylerin yolunda olmadığını bilmeme rağmen, nasıl "her şey düzelecek" diyebilirdim? | Open Subtitles | لكن كيف أقف عند ذلك المذبح وأمام كلّ أولئك الناس واقول أن كل شيء بخير في حين أعلم أن هناك خطأ ما |
Aslında en heyecanlandığım şey, tüm O insanların önünde evlilik yemini etmek. | Open Subtitles | في الواقع، الشيء الوحيد الذي لستُ مُتحمّسة له هُو قول نذوري أمام كلّ أولئك الناس. |
O insanların hayatta kalma ihtimali vardı değil mi? Karınız, kızlarınız... | Open Subtitles | .. بطريقة ما، كلّ أولئك الناس سوف يكونون أحياء زوجتك، إبنتك ؟ |
Onca insanın ölümüne sebep olmak niyetinde değil miydi? | Open Subtitles | لم تقصد أن تجعل كلّ أولئك الناس يُقتلوا؟ |
Ama Onca insanın yüzüne bakamam. | Open Subtitles | لكنّي لا أستطيع مواجهة كلّ أولئك الناس |
Çok özür dilerim, vaktiniz aldığım ve o kadar insanı korkuttuğum için. | Open Subtitles | اسمع، أنا آسفٌ جدّاً. آسفٌ على إضاعة وقتكم و إخافة كلّ أولئك الناس. |
Çünkü o bomba patladığında o kadar insanı öldürdüğünde birçoğu arkadaşımdı aklıma ilk gelen intikam almak değildi. | Open Subtitles | ،قتل كلّ أولئك الناس ،أغلبهم أصدقائي أوّل ما فكرت فيه |
O insanların nasıl öldüğünü bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف كم كلّ أولئك الناس ماتوا. |
O insanların hepsi ölecek. | Open Subtitles | كلّ أولئك الناس سيموتون |