Bir sürü boş vaktim kalıyordu. Aşçılık kursuna gidiyordum, kazak örüyordum ve solitaire oynuyordum. | Open Subtitles | لذلك لم يكن لزامآ على أن أرى شخصآ آخر كان لدى الكثير من الوقت |
Ama yaşlandığım zaman, Bir sürü bebeğim olsun istiyorum. | Open Subtitles | لكنى عندما اصبح اكبر فى السن اريد أن يكون لدى الكثير من الاولاد |
Ben de, "Bir sürü işim var. Dediğin işe ayıracak vaktim olmaz." dedim. | Open Subtitles | قلت لدى الكثير من المشاغل، لا أعرف أن كان هناك وقت |
Çoluk çocuğa karışmadan önce daha Bir sürü hatun götürmeye niyetliyim. | Open Subtitles | لدى الكثير من النساء لأقيم معهم .. الكثير من العلاقات قبل أن أتخذ قرار غبى كالحصول على طفل |
Annem babam yoktu ama ailem vardı Bir sürü kız ve erkek kardeşlerim vardı Ve hiçbiriyle akrabalık bağım yoktu | Open Subtitles | كان لدى الكثير من الإخوة و الأخوات و لم أكن شقيق أحدهم |
Bana en iyi kızını ver. Boşalacak Bir sürü sıvım var. | Open Subtitles | اعطني افضل فتاه لديكى لدى الكثير من السوائل لأطلق سراحهم |
Bir sürü endişem vardı ama seni görünce hepsi uçup gitti. | Open Subtitles | كان لدى الكثير من الشكوك، ولكن رؤيتك جعلتهم يختفون |
- Yapacak Bir sürü işim var. - Özür dilerim. | Open Subtitles | لدى الكثير من الأعمال هنا، معذرةً |
Benim yapacak Bir sürü işim var. | Open Subtitles | أنا فقط ... لدى الكثير من الأشياء يجب أن أقوم به |
Bir sürü resmim var. Görmek ister misin? | Open Subtitles | لدى الكثير من الصور هل تريد رؤيتها ؟ |
Benim yapacak Bir sürü isim var. | Open Subtitles | أنا فقط ... لدى الكثير من الأشياء يجب أن أقوم به |
Sormam gereken Bir sürü soru vardı. | Open Subtitles | لدى الكثير من الأسئله لأسئله اياها |
Oh, Bir sürü çözüm yolum var. | Open Subtitles | في الواقع، لدى الكثير من الأدلة. |
Asıl Bir sürü sorusu olan benim baba. | Open Subtitles | انا لدى الكثير من الاسئلة يا ابى. |
Çılgınca bir şey. Bu birbirlerine kaynaklanmış çatal, kaşık bıçak yığını yerdeki gölgesi ise bir motosikleti yansıtmakta. Yaptığım bu sunumdan küçük de olsa bir şeyler öğreniyorsunuz, o da şu ki; dışarıda boş zamanı olan Bir sürü insan var. | TED | هذا فعلا رهيب . هذا التجميع من الشوكات و السكاكين و الملاعق و أدوات المائدة المتعددة كلها جميعا تعطيك ظل بشكل دراجة نارية تتعلم شيئا ما بنوع من الأشياء التي أفعلها و التي هي لدى الكثير من الناس لوقت طويل في أيديهم |
Yapmam gereken Bir sürü iş var. | Open Subtitles | لدى الكثير من العمل |
Kafamda Bir sürü fikir var. | Open Subtitles | لدى الكثير من الافكار |
Bok gibi Bir sürü işim var. | Open Subtitles | لدى الكثير من العمل. |
35, belki de. Bir sürü yara izim var. | Open Subtitles | لدى الكثير من الندبات |
Bu yüzden, vücudumda Bir sürü yara izi var. | Open Subtitles | ان لدى الكثير من الندوب |