Benim de özel ilişkilerim var, tamam mı? | Open Subtitles | لدي علاقات شخصية من بلدي، تعلمون. |
Uzun ve kısa çaplı ilişkilerim var. | Open Subtitles | لدي علاقات طويلة الأجل وقصيرة الأجل |
Daha kötü durumda olanları geri çevirdiler ama neyse ki Sağlık Bakanlığı'nda sağlam tanıdıklarım var. | Open Subtitles | لقد استبعدوا حالات أسوأ, و لكن لحسن الحظ لدي علاقات جيدة مع وزارة الصحة |
Taşımacılıkta tanıdıklarım var. | Open Subtitles | لدي علاقات في النقـل. |
Uçağı Darkhan, Moğolistan'da bulduk. O gitti. Dünyanın her tarafında bağlantılarım var. | Open Subtitles | وجدناها في دركان في منغوليا لقد اختفت لدي علاقات في تلك الجهة من العالم |
İş dünyasında ve medyada güçlü bağlantılarım var. | Open Subtitles | لدي علاقات قوية في دوائر الأعمال، وسائل الإعلام أيضا. |
Bir ilişkim yok. | Open Subtitles | لم يكن لدي علاقات |
İçeride bir bağlantım var ve sana bilet alabilirim. | Open Subtitles | لدي علاقات داخلية يمكنها أن تجلب لك التذاكر |
Bu adamların çoğuyla ilişkilerim var. | Open Subtitles | لدي علاقات بأغلب هؤلاء الناس |
Taşımacılıkta tanıdıklarım var. | Open Subtitles | لدي علاقات في النقـل. |
Ama iyi bağlantılarım var. Ne diyorsunuz? | Open Subtitles | ولكني لدي علاقات هناك ماذا تقول؟ |
Olmaz. Bütün Beantown'da bağlantılarım var dostum. | Open Subtitles | كلا - لدي علاقات عبر المدينة يا رجل - |
Vatikan ile bunları doğrulayacak bağlantılarım var ama nasıl öğrendiğimi biliyor musun? | Open Subtitles | لدي علاقات في "الفتيكان" يمكنها أن تؤكد ذلك، لكن... . هل تعلمي كيف عرفت؟ |
Şehirde iş bağlantılarım var. | Open Subtitles | لدي علاقات تجارية بالمدينة. |
- Bir ilişkim yok Lillian. | Open Subtitles | -ليس لدي علاقات يا (ليليان ) |
Hala Bobby'nin tayfayla bağlantım var. | Open Subtitles | أتعرفين مازالت لدي علاقات مع بعض رجال بوبي |