Dün üç tane samosa yedin. Bu yüzden tansiyonun yüksek. | Open Subtitles | لقد تناولتِ 3 سامبوسات البارحة لهذا السّبب ارتفع ضغط دمكِ |
Teşekkürler, Eden. Sen yeni yemek yedin. | Open Subtitles | لقد تناولتِ عشائكٍ ، لذا لا تلمسي أي من هذه الشطائر |
Önceki gece kardeşinle yemek yedin. | Open Subtitles | لقد تناولتِ العشاء مع أخيكِ في تلك الليلة باكرًا |
Ama iki şişe içtin. İyi olduğuna emin misin? Hey! | Open Subtitles | ولكن امى لقد تناولتِ زجاجتين من السوجو فهل ستكونين على مايرام ؟ |
Ben geldiğimden beri üç tane içtin. | Open Subtitles | لقد تناولتِ 3 كؤوس منذ أن كنت هنا. |
Yemek yedin, müzik dinledin ve bu yaptığın insan olma macerası. | Open Subtitles | لقد تناولتِ الطعام و إستمعتِ للموسيقى و حظيتِ بجولة كونكِ بشراً كاملة |
Yeni yemek yedin. Onların çikolatası var ama. | Open Subtitles | لقد تناولتِ غدائكِ للتوّ |
- Çişim yok ki. - Çikolatayı yedin ya. Haydi. | Open Subtitles | {\pos(189,237)} لايمكنني - لقد تناولتِ الشوكلاتة ، هيّا - |
Sen dört tane yedin. | Open Subtitles | لقد تناولتِ أربعاً. |
Bu sabah hortumlu kahve içtin. | Open Subtitles | لقد تناولتِ قهوة الخرطوم في الصباح |