Hayatın gizemleri hakkında falan konuşmak istersen ne olursa. Bilge bir adamım ben. | Open Subtitles | لو أردت التحدث عن أي شيء من أسرار الحياة أو أي شيء آخر |
Eğer konuşmak istersen o acının nasıl hissettirdiğini bilirim. | Open Subtitles | لو أردت التحدث بشأنهم أعلم قسوة الألم التي ستشعر بها |
Bunun hakkında konuşmak istersen, beni ofisimden arayabilirsin. | Open Subtitles | لو أردت التحدث عـن هذا خذ حريتك بالإتصال بمكتبي بأي وقـت |
Benimle konuşmak istiyorsan Arnott, beni AC-12'ye çağır, konuşmamızı federasyon temsilcimin önünde yaparız. | Open Subtitles | لو أردت التحدث لي استدعيني لمقابلة سنقوم بها بشكل فيدرالي |
Onunla konuşmak istiyorsan çöle gitmen gerekir. | Open Subtitles | لو أردت التحدث اليه يجب أن تذهب هناك |
Eğer biriyle konuşmak istersen, harika bir terapistim var. | Open Subtitles | لو أردت التحدث لاحدهم لدي طبيب نفسي رائع |
Tekrar konuşmak istersen, ben hücremde olacağım. | Open Subtitles | لو أردت التحدث مجدداً سأكون في زنزانتي |
konuşmak istersen buradayım. Tanrı'm. Yılanlar aşık olmaz Karina, zehirler. | Open Subtitles | وأنا موجودة لو أردت التحدث لأحد عائلة " فايبر " لا يحبون إنهم يسممون |
Ciddiyim Mike. Eğer birileriyle konuşmak istersen bir şey ayarlayabiliriz. | Open Subtitles | أنا جاد يا "مايك" لو أردت التحدث مع طبيب، سوف نرتب لك موعداً |
Kayıttayken konuşmak istersen buyur, kartım. | Open Subtitles | إليك بطاقتي لو أردت التحدث بشكل رسمي، |
Peki, um... eğer konuşmak istersen numaram burada. | Open Subtitles | حسنًا هذا رقمي، لو أردت التحدث معي |
Sonra konuşmak istersen burada olacağım. | Open Subtitles | لو أردت التحدث لاحقاً ، فأنا جاهز |
Çünkü bunun hakkında ya da herhangi bir şey hakkında konuşmak istersen... | Open Subtitles | ...لان لو أردت التحدث عن علاقتنا أو أو شئ |
Jack, sadece bilmeni istiyorum ki, bir dost olarak birisiyle konuşmak istersen, benimle konuşabilirsin. | Open Subtitles | جاك) أريدك أن تعرف أنك لو أردت .التحدث مع أي صديق، سأكون هنا من أجلك |
Birşeyler hakkında konuşmak istersen, ne olursa... | Open Subtitles | لو أردت التحدث عـن أي شـيء |
Hepsi aynı numara da olabilir. Kirli işlerini yaptırdığın adamla konuşmak istersen, ona temiz telefon verirsin. | Open Subtitles | بالضبط لو أردت التحدث للرجل |
Um, ama eğer konuşmak istiyorsan ben burdayım. | Open Subtitles | لكنني هنا لو أردت التحدث أعرف أنك حزين |
Raylan, benimle konuşmak istiyorsan, sıraya girmen gerekecek. | Open Subtitles | إنه لا يتحدث معك " اسمع " ريلين لو أردت التحدث معي يجب أن تقف على الصف |
konuşmak istiyorsan, L.A.'a dönünce konuşuruz. | Open Subtitles | , لو أردت التحدث (سنتحدث في (إل إيه |