Bundan daha fazlasını da yapacağım, hem de çok daha fazlasını. | Open Subtitles | إنني سأفعل ماهو أكثر من هذا، أكثر بكثير |
İnsanlar mekanlardan daha fazlasını da yollayabiliyorlar. | Open Subtitles | الناس يمكنهم نشر ماهو أكثر من المواقع، |
biliyor musunuz Çok daha fazlası var O nun ne düşündügünü biliyor musunuz? | Open Subtitles | هناك ماهو أكثر من هذا، هل تعرف ماذا يعتقد عن نفسه؟ |
Bu her neyse acıyı yok etmekten daha fazlası var. | Open Subtitles | -أيًّا تكن هذه الرقاقة، فإنّها تقضي على ماهو أكثر من الألم |
Harici bellekleri ve otopsi raporlarını getirmekten çok daha fazlasını yapabilirim. | Open Subtitles | يمكنني فعل ماهو أكثر من مٌجرد تمرير إبهامي عبر تقارير التشريح لا أفهم |
Bu binada dönem ödevlerinden çok daha fazlasını bulacağız. | Open Subtitles | سنجد ماهو أكثر من أوراق الواجب في ذاك المبنى |
Geldiği yerde daha fazlası var. | Open Subtitles | -هناك ماهو أكثر من أين أتى هذا . |
- Hayır. çok daha fazlasını istiyorsunuz. | Open Subtitles | كلا، أنت تطلبين ماهو أكثر من ذلك |
Ama yok etmekten çok daha fazlasını yapabilirsin Danny. | Open Subtitles | لكن يمكن فعل ماهو أكثر من التدمير يا "داني". |