Millet, benimle gelin. Bu adamı bulmak zorundayız. | Open Subtitles | ليأتِ الجميع معي، يتحتّم أن نجد هذا الرجل. |
Millet, benimle gelin. Bu adamı bulmak zorundayız. | Open Subtitles | ليأتِ الجميع معي، يتحتّم أن نجد هذا الرجل. |
Bu adamı bulana kadar size bir koruma vermek istiyorum Dr. Cooke. | Open Subtitles | (ارغب بوضع حماية لك، د. (كوك حتى نجد هذا الرجل |
Bu adamı bulmamız şart, elimizdeki tek ipucuysa şu kavrulmuş bilgisayar. | Open Subtitles | علينا أن نجد هذا الرجل و الشيء الوحيد الذي لدينا الان كمبيوتر محروق تماما |
Ama d harfini de çizmeden önce bu herifi bulmalıyız. | Open Subtitles | ولكن علينا أن نجد هذا الرجل قبل أن ينقش "D" على ضحية أخرى |
Ama bu adamı bulmadan hangisi olduğunu bilemeyeceğiz. | Open Subtitles | لكننا لن نعرف أيّ واحد حتى نجد هذا الرجل. |
Onun burada, New York`da olduğunu düşünüyorlar. Bu adamı bulmalıyız. | Open Subtitles | (يعتقدون أنه هنا في (نيويورك يجب أن نجد هذا الرجل |
Ne olursa olsun Bu adamı bulmak zorundayız! | Open Subtitles | علينا أن نجد هذا الرجل بأي طريقة |
Bu adamı bulmak zorundayız. | Open Subtitles | لابد ان نجد هذا الرجل |
Bu adamı bulana kadar değilim. | Open Subtitles | ليس حتى نجد هذا الرجل |
Bu adamı bulmamız gerekiyor. Tamam, haydi gidelim. | Open Subtitles | . لابد أن نجد هذا الرجل بأسرع ما يمكننا |
Bu adam. Bu adamı bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | هذا الرجل يجب أن نجد هذا الرجل |
Bu adamı bulmamız hayati bir mesele. | Open Subtitles | ومن الأهمية بمكان أن نجد هذا الرجل. |
Tamam, bak, bu herifi bulmalıyız. | Open Subtitles | حسناً، يجب أن نجد هذا الرجل. |
Evet, bence biz bu adamı bulmadan bir avukat'a danışmalıyız. | Open Subtitles | نعم، لذا حتى نجد هذا الرجل أظن أننا بحاجة لإستشارة محام. |
Sürü kendisini öldürmeden önce Bu adamı bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نجد هذا الرجل قبل أن يقتلوه |