Finali ilk defa seyrettin değil mi? | Open Subtitles | كانت هذه هي المرّة الأولى التي ترى فيها النهاية، صحيح؟ |
ve evet ilk defa şişme bebek hakkında negatif bir yorumda bulundum. | Open Subtitles | وأجل، هذه هي المرّة الأولى التي أنتقد فيها سلبياً الدمى الهوائية |
Biz buralarda binlerce yıllardınız. Sen bunun gibi bir şeyin ilk defa mı olduğunu sanıyorsun? | Open Subtitles | لقد عشنا آلاف السّنين ، أتعتقد أنّ هاته هي المرّة الأولى التّي يحدث فيها شيء كهذا ؟ |
Uzun zamandır ilk defa bugün işimi iyi yapmanın nasıl hissettirdiğini hatırladım. | Open Subtitles | واليوم هي المرّة الأولى منذُ زمنٍ طويل التي أشعرُ فيها أنّني جيّدٌ في عملي |
Adada geçirdiğim onca zamandan sonra bugün ilk defa tekrar geliyorum. | Open Subtitles | و كلّ الوقت الذي قضيته على هذه الجزيرة إلّا أنّ هذه هي المرّة الأولى التي أعود فيها |
Ve ilk defa Ashley'den ayrılıyor. | Open Subtitles | وهذه هي المرّة الأولى التي يتركه مع أيّ شخص |
Yıllardan beri ilk defa şehirdeyim, | Open Subtitles | هذه هي المرّة الأولى التي آتِ فيها للمدينة منذ سنوات. |
Ayrıca, tavşan kulaklı ve ponpon kuyruklu birilerini işe alan bir adamın samimiyetinin ilk defa sorgulandığından şüpheliyim. | Open Subtitles | إلى جانب، إنّني أشك أنّ هذه هي المرّة الأولى التي يشكّك فيها شخص ما في مصداقية رجل تضع موظفاته آذان زغباء وذيول قطنية |
Onların kızgın sarhoşlar tarafından ilk defa mı bardan atıldıklarını sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أنّ هذه هي المرّة الأولى التي يتم فيها طردهم من حانة مـن قِبل سُكارى غاضـــــبين؟ |
Biliyor musunuz, annemin doğum gününden beri ilk defa birlikte akşam yemeği yiyeceğiz. | Open Subtitles | أتعرف؟ هذه هي المرّة الأولى... التي نتناول بها العشاء معاً منذ عيد ميلاد أمي |
Dostlar, ister inanın ister inanmayın, Bayan Crowe ilk defa radyoya çıkıyor. | Open Subtitles | صدّقوا أو لا تصدّقوا، هذه هي المرّة الأولى للآنسة (كرو) على المذياع. |
Ama tedaviye başladığımdan bu yana ilk defa şimdi kendimi gerçekten temiz hissediyorum. | Open Subtitles | "ولكن هذه هي المرّة الأولى مذ قصدت إعادة التأهيل والتي أشعر بها أنّي نظيف فعلاً" |
İlk defa böyle- Böyle farklı hissediyorum. | Open Subtitles | هذه هي المرّة الأولى... التي أشعر فيها بالإختلاف. |
Hayır, ilk defa birisinin ölümüne şahit oluyordu, bu yüzden atlatamadı. | Open Subtitles | كانت تلك هي المرّة الأولى التي يموت فيها شخص يعرفه... لذا تقبّل الأمر بصعوبة. |
Seyahat ediyorken toplantılara katılmaya çalıştım ama ilk defa tanıdık birine rast geldim. | Open Subtitles | أحاول حضور اجتماعات عندما أسافر، ولكن هذه هي المرّة الأولى التي أصادف... فيها شخص أعرفه. |
Onu ilk defa dün gece böyle konuşurken gördüm. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}ليلة أمس هي المرّة الأولى التي أسمعه يتحدّث بتلك الطريقة. |
Yaptığım bir şey için ilk defa tebrik edildim, ve... | Open Subtitles | كانت تلك هي المرّة الأولى التي أحتفل... |
Nancy, bu Becca. İlk defa uçaga biniyor. | Open Subtitles | نانسي) هذه (بيكا) هذه هي) المرّة الأولى لها على الطّائرة. |
Seni ilk defa otururken görüyorum. | Open Subtitles | هذه هي المرّة الأولى التي أراكِ تجلسين فيها بدون حراك. -كيف حال (ميلاني)؟ |