Afyonu Manchukuo'daki herhangi bir yerden satın alabilirsin. Kes sesini. | Open Subtitles | يمكنك أن تشتري الأفيون من أي مكان في مانشو كيو |
İnsanların güvenini bile satın alabilirsin | Open Subtitles | يمكنك أن تشتري أولا وثانيا الثقة بالاعمال |
Susuz kalmış birine inek alabilirsin ve istediği kadar sütü olur ama yine de yediği kurabiyeleri yutmasına yetmez. | Open Subtitles | ،أنتِ يمكنك أن تشتري للرجل العطشان بقرة وهو سيكون عنده كل الحليب الذي يريد لَكنه ما يزال غير قادر على غسل كوكيزه |
Yeni bir araba alabilirdiniz efendim. | Open Subtitles | يمكنك أن تشتري سيارة جديدة فحسب يا سيدي |
Ki çakmasını yarı fiyatına alabilirdiniz. | Open Subtitles | حيث يمكنك أن تشتري تقليد بنصف الثمن. |
Özgürlüğümü satın alıp beni Roma'dan çıkarabilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تشتري حريتي وترسلني خارج (روما)؟ |
Ama kendini kötü hissediyorsan bana bir ara pizza ısmarlayabilirsin. | Open Subtitles | لكن إذا كنت تشعر بهذا السوء بشأن ذلك يمكنك أن تشتري لي البيتزا أحياناً |
Tek tek koyun seçemezsiniz, ama tek plaka blok halindeki pulları bir eşya gibi satın alabilirsiniz. | TED | لا يمكنك اختيار خروف معين، ولكن يمكنك أن تشتري مجموعة من العينات بالجملة. |
47 ve kel olduğunda spor arabası alabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تشتري سيارة رياضية عندما تكون أصلع في 47 |
Kendine bi kaç dolara bi yatak değil bi ev alabilirsin | Open Subtitles | و تشتري ما تريد ببعض الدولارات يمكنك أن تشتري منزلاً |
tüm bu güzel şeyleri satın alabilirsin. | Open Subtitles | .تعلم، يمكنك أن تشتري كل هذه المشاعر المبهرجة |
Bu sezgi ve yaklaşık 7$'a bir bardak kahve alabilirsin. | Open Subtitles | حسناً, هذا الشعور و حوالي 7دولارات يمكنك أن تشتري فنجان قهوة. |
Ve bana "İlk PC'mizi sattıktan sonra bana bir yüzük alabilirsin" dedi. | Open Subtitles | و قالت لي, "يمكنك أن تشتري لي خاتماً عندما نبيع حاسوبنا الأول." |
Belki yoluna çıkan sokak işçisi hakları kurulunu da satın alabilirsin ama benim dürüstlüğümü satın alamazsın! | Open Subtitles | ربما يمكنك أن تشتري ما حولك وأن ترشي مجلس حقوق العمال ولكن لا يمكنك أن تشتري نزاهتي |
Özgürlüğümü satın alıp beni Roma'dan çıkarabilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تشتري حريتي وترسلني خارج (روما)؟ |
-Evet, bana bir içki ısmarlayabilirsin. | Open Subtitles | نعم يمكنك أن تشتري لي شرابا حسنا |
Bana bir içki ısmarlayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تشتري لي شراباً |
Şimdi sertifikalı organik ürünler alabilirsiniz. | TED | الآن، يمكنك أن تشتري منتجات عضوية مصدقة |
Evet, alacağınız bu para ile, benim için manevi değeri olmayan, çeşitli sayıda halı satın alabilirsiniz. | Open Subtitles | بهذه الكميـّة من المال يمكنك أن تشتري أي عدد من السجّادات التي ليس لها قيمة عاطفية بالنسبة لي |