İnan bana bunu en iyi eski bir aşk insanından öğrenebilirsin. | Open Subtitles | صدقني عندما أخبرك إنه لا توجد طريقة أفضل من أن تتعلم |
Eski toprak olabilirsin, ama her zaman yeni şeyler öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أنتَ قد تكون عنيدًا لكنك ما زلت تتعلم خدعًا جديدة |
Gramps, dişlerini yerine koy, ellerini kızdan çek ve dikkatini ver. Bugün burada bir şeyler öğrenebilirsin. | Open Subtitles | إنزع طاقم أسنانك ، و إرفع يدك عن ابنتك و أعر انتباها لربما تتعلم شيئا هنا اليوم |
Evet. Çocuklarını dinlersen onlardan çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أجل ، يمكنك أن تتعلمي الكثير من أطفالك إن أنصت إليهم |
Çok şey öğrenebilirsin, ama dediği her şeyi dinleme. | Open Subtitles | ابقى عينيك مفتوحتين سوف تتعلمين الكثير لكن لا تستمعى الى كل ما يقوله |
Katharine Susannah Prichard. Çok iyi bir insana benziyor. Ondan çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | ستتعلم الكثير من هذه السيدة العجوز لقد كانت في الاتحاد السوفيتي |
Benim yaptığımı yapacaksın. Kasetlerden öğrenebilirsin. | Open Subtitles | . فقط افعلى مثلما افعل . بامكانك التعلم من مشاهدة الفديوهات |
Belki hoşlandığın biriyle görüşürsün. Kendin hakkında bir şeyler öğrenebilirsin. | Open Subtitles | قد تلتقي شخصاً تحبّه، قد تتعلّم شيئاً عن نفسكَ |
Ondan pek çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | إنه رجل ذكي للغاية يمكنك أن تتعلم منه الكثير |
Sana yardım etmeme izin verip bir şeyler öğrenebilirsin ya da hapsi boylayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تدعني أساعدك ولربما تتعلم شيئاً أو ربما ينتهي بك الأمر في السجن |
Bu arada bilgisayar kullanmasını öğrenebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تتعلم كل ما تحتاجه عنالكمبيوترقبلأيشئ.. |
Ondan birşeyler öğrenebilirsin eğer bu tip şeylerle ilgileniyorsan | Open Subtitles | أنك قد تتعلم شيء في الحقيقة منه إذا اهتممت بذلك النوع من الأشياء |
Banyo yapmasını bilmiyorsun Chikku'dan öğrenebilirsin. | Open Subtitles | لا تعرف كيف تستحم يجب أن تتعلم من تشيكوو |
Ayrıca, kızın 8 diploması var, birşeyler öğrenebilirsin. | Open Subtitles | إضافة أنها حاصلة على 8 دبلومات وقد تتعلم شيء منها |
Şiddet baskıları asla tamamen kaybolmazlar, ama, onlara karşı koymayı öğrenebilirsin. | Open Subtitles | العنف لا ينتهي أبدا ولكن عليك ان تتعلمي كيف تقاومية . |
o zaman bende düşündüm ki eğer doğru güçlere sahip olursam. beni sevmeyi öğrenebilirsin diye düşündün aynen benim seni hep sevdiğim gibi. | Open Subtitles | لذلك اعتقدت انه اذا امتلكت القوةقد تتعلمين كيف تحبينني , بنفس الطريقة التي احبك بها |
Ancak o zaman onu kurtarmayı öğrenebilirsin. | Open Subtitles | و هذه هي الطريقة الوحيدة التي ستتعلم منها كيفية انقاذه |
O arzularını kontrol etmeyi öğrenmiş. Sen de öğrenebilirsin. | Open Subtitles | لقد تعلم السيطرة على الرغبة الشديدة يمكنك التعلم ايضاً |
Yazılım hakkında istediğini öğrenebilirsin, hepsi bu. | Open Subtitles | يمكن أن تتعلّم من خلالها كلّ شيء عن البرنامج . يمكن أن تأخذها |
Okumayı her zaman öğrenebilirsin. | Open Subtitles | حتى لو أنك لاتجيد القراءة بإمكانك التعلّم |
Law Order'dan çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | بوسعك تعلّم الكثير وأنت تُشاهد ذلك المسلسل. |
Bence bu çok iyi bir şans. Çok fazla şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أعتقد أن هذه فرصة رائعة ، يمكنك تعلم الكثير |
Bence hayatı yaşayarak okulda olduğundan daha fazla şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أعتقد يمكنك معرفة المزيد عن الحياة مما تستطيع من المدرسة |
Birinin dolabına bakarak o kişi hakkında çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أتعلمين، يمكن تعلم الكثير حول شخص ما بالنظر داخل خزانتهم. |
Bence onun hatalarından da çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أعتقد أيضاً أنه يمكنك أن تتعلمى مكن أخطائها |
Korku, aşka dönüşebilir. Ardındaki erkeği görmeyi, bulmayı öğrenebilirsin. | Open Subtitles | الخوف قد يستحيل لمحبة ستتعلمين كيف تعثري على الرجل الذي وراء الوحش |