ويكيبيديا

    "artık sadece" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فقط الآن
        
    • فقط بعد الآن
        
    • ليس فقط
        
    • الآن سوى
        
    • الآن فحسب
        
    • مجرد
        
    • لم يعد الأمر يتمحور
        
    • الوحيدة التي سنسمعها هنا
        
    Ama Artık sadece ikimiz varız diye mutluyum. Open Subtitles أنا مُجَرَّد مسرورُ جداً هو كلانا فقط الآن.
    Bu arada Profesör Seldom Artık sadece araştırmacı olarak çalışıyor. Open Subtitles بالمناسبة أعتقد أنك ستجد أن الأستاذ سيلدوم يعمل كباحث فقط الآن
    Çalışanlarımıza karşı sorumluluklarımız var. Bu iş Artık sadece ikimizi ilgilendirmiyor. Open Subtitles . لدينا مسؤوليّات تجاه موظفينا ليس الأمر يخصنا أنا وأنت فقط الآن
    Tasarım Artık sadece tasarımcılar için değil. TED التصميم ليس للمصممي فقط بعد الآن. انها عملية.
    Michael Green: Bu önemli bir nokta, önceliklerde önemli bir değişiklik var. Artık sadece fakir ülkeler ve yoksulluk değil, TED مايكل غرين: هذه حقا نقطة مهمة جدا، إنه تحوّل في الأولويات -- إنه ليس فقط حول البلدان الفقيرة والفقر فقط.
    Öldü. Artık sadece sen ve ben varız, tamam mı? Open Subtitles إنها ليست هنا ، لقد ذهبت ، لم يبق الآن سوى أنا وأنت، حسن؟
    Hayır. Artık sadece odunlar. İçleri boşaltıldı. Open Subtitles لا، إنهم من الخشب الآن فحسب لقد تم ..
    Hak yönetmeliği Artık sadece sahip olmakla ilgili değil. Karmaşık bir ilişki ağı ve kültürel yapımızın önemli bir parçası. TED الآن، إدارة الحقوق لم تعد مجرد سؤال بسيط عن الملكية. إنها شبكة معقدة من العلاقات وجزء مهم من المشهد الثقافي.
    Sanırım Artık sadece Dennis oldu. Open Subtitles ربما أيضاً سيدعونه دينيس فقط الآن إنه ليس مزعجاً
    Artık sadece tamir ediyorum ve satabildiğim zamanlarda eski parçaları satıyorum. Open Subtitles انا أصلح فقط الآن وأبيع الأجزاء القديمة كلما استطعت.
    Yardımına ihtiyacım var. Artık sadece sen ve ben varız. Open Subtitles أحتاج إلى مساعدتك أنه أنا وأنت فقط الآن
    O Artık sadece babam. Büyütülecek bir şey yok. Open Subtitles إنه أبي فقط الآن لا شيء يدعو للإهتياج
    Galiba Artık sadece 3 mönüye ihtiyacın var. Open Subtitles إحسبْك سَتَحتاجُ ثلاث قوائمِ فقط الآن.
    Bak, Artık sadece senin tanıkların hastalanmıyorlar. Open Subtitles ليس الشهود هم من يمرضون فقط الآن
    Artık sadece... yok olanların ruhları... uğruyor buraya. Open Subtitles *مسكونة فقط الآن* *.. عبر أرواح*
    Şimdi sence ben "Artık sadece kahvaltı için değil." diyeni bilmiyor muyum? Open Subtitles تعتقديـن أنـي لا أعرف مـن ابتكـر ليس للفطـور فقط بعد الآن" ؟"
    Artık sadece zevk için yanında götürdüğün basit bir yolcu olmak istemiyorum. Open Subtitles - لا أريد أن أكون راكبة فقط بعد الآن شخصٌ ما تأخذه للتسلية فقط
    Ve Artık sadece sağlık veya eğitim ile devam etmek istemiyorlar, artık ekonomilerini geliştirmek istiyorlar. TED و قررتا الإهتمام ليس فقط بالصحة و التعليم ، و لكن أيضاً قد بدأتا بتنمية إقتصاداهم.
    Bu olay, Artık sadece benim hiçbirşey yapmama hayalimi ilgilendirmiyor. Open Subtitles "الأمر ليس فقط عني وعن حلمي بأن افعل "لا شي
    Orada değil. Öldü. Artık sadece sen ve ben varız, tamam mı? Open Subtitles إنها ليست هنا ، لقد ذهبت ، لم يبق الآن سوى أنا وأنت، حسن؟
    Artık sadece sen ve ben varız. Open Subtitles أنّه أنا و أنت الآن فحسب.
    Bir daha da gelin olamayacağım. Artık sadece 'birinin karısı' yım. Open Subtitles لن أكون عروسة مرة أخري الأن أنا مجرد زوجة لشخص ما
    Artık sadece sen, dünyaya karşı değil, Albright. Siz, onlara karşı. Open Subtitles لم يعد الأمر يتمحور حولك ضد العالم "أولبرايت" إنه أنت ضدهم
    Hanımlar beyler, az önce bu kulübü satın aldım ve sahibi olarak Artık sadece bu müziği çalmaya karar verdim. Open Subtitles سيداتي وسادتي، اشتريت هذا النادي للتو، وبصفتي المالك، قررت أن الموسيقى الوحيدة التي سنسمعها هنا هي هذه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد