| bir şeylerden korkuyor gibi olduğu yerde duruyor. | Open Subtitles | انها هادئة جداً , و كأنها خائفة من شيء ما. |
| Sizin koca bir orduyu yendiğinizi duymuştum gezegenin birinde bir şeylerden oluşan koca bir orduyu. | Open Subtitles | سمعت أنك ذات مرة قضيت بمفردك على وابل من شيء ما في نظام ما. |
| Herkes bir şeylerden korkar değil mi? | Open Subtitles | كل شخص ، كل شخص يخاف من شيء ، اليس كذلك؟ |
| Ve bunu yapmasının tek nedeni beni bir şeylerden korumak istemesi. | Open Subtitles | والسبب الوحيد الذي جعله يفعل ذلك هو لحمايتي من شئ ما |
| O yüzden bu yıl, bir şeylerden vazgeçmek yerine, her günümü dilimin altına bir mikrofon sıkıştırılmışcasına, çekingenliğimin altında bir sahne varmışçasına geçireceğim. | TED | لذا هذا العام، بدلا من التخلي عن شيء سأعيش كل يوم وكأن هناك مذياعا مدسوسا تحت لساني، مسرحا في أسفل كبتي. |
| Yedinci eşiniz bir şeylerden rahatsız gibi görünüyor. | Open Subtitles | السيدة السابعة تبدو و كأنها قلقة من شيئ ما |
| bir şeylerden kaçmayan insanın otel odasında fahişe ve kokainle ne işi olur? | Open Subtitles | من فضلك لا تقل لي أنك تأتي مع عاهرة إلى فندق بدون أن تكون هارباً من شيء |
| Bana sorarsan, ya ölmeyi isteyen birisin ya da bir şeylerden kaçan biri. | Open Subtitles | إذا سألتني , فأنت إمّا شخص ترغب بالموت أو شخص هارب من شيء ما |
| Anladım ki, bir şeylerden kaçan tek ben değildim. | Open Subtitles | أنا أفضل من يركض، أدركت أني لست الوحيد الذي يهرب من شيء ما |
| Sanki bir şeylerden kaçıyorlarmış gibi ayrılmaları çok garip. | Open Subtitles | لقد كان الأمرُ غريبًا و كأنّهم كانوا يهربون من شيء ما |
| bir şeylerden emin olmak huzur verici olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه شعور عارم بالسكينة، أن تكونين واثقة من شيء ما. |
| bir şeylerden kurtulmak için o bebek yüzünü kullanıyor. | Open Subtitles | الذي يستعمل وجه الطفل الصغير ذلك ليهرب من شيء ما |
| Tüm hikâyeyi anlatmadı ama belli ki bir şeylerden kaçmış. | Open Subtitles | هو لم يعطيني القصة كاملةً ولكن، على ما يبدو، كانت هاربتاً من شيء ما. |
| Bak dostum bir süredir bir şeylerden kuşkulanıyordum ve bu buluşman korkularımı haklı çıkarttı. | Open Subtitles | لقد مشبوه من شيء لبعض الوقت الآن، وتاريخك يؤكد خوفي. |
| Wraithler bir şeylerden evrimleşti. Muhtemelen tarih öncesi bir çeşit kuzeni olabilir. | Open Subtitles | لقد تطور الريث من شئ ما و ربما يكون من سلالاتهم الأولى |
| bir şeylerden mi kaçıyorsun? Hayır, hayır, öyle bir şey değil. Nereye gidiyorsun? | Open Subtitles | أنت صغير جداً لتكون متشرداً هل أنت هارب من شئ ما ؟ |
| Hameroff'a göre, ruhlarımız nöronlardan çok daha temel bir şeylerden inşa edilmiştir. | Open Subtitles | فريمان: وفقاً لهاميروف تكونت أرواحنا من شئ ما |
| Ee, bir şeyler kazanmak için bir şeylerden vaz geçmeliyiz. | Open Subtitles | يجب دائما التخلي عن شيء للحصول على شيء ما |
| Ama mademki buradayız, iyi bir şeylerden bahsedebiliriz. | Open Subtitles | لكن، بما أننا هنا معاً لا مانع بأن نتحدث عن شيء ما |
| Birilerinden ya da bir şeylerden korkmuş olmalı. | Open Subtitles | لابد انها كانت خائفة من شيئ ما او شخص ما |
| İkimizin de bir şeylerden kaçtığını biliyorum, ama sence de neredeyse öpüşmemizin bir anlamı yok mu? | Open Subtitles | اعرف بأن كلانا يهرب من بعض الأشياء ولكن.. أتعتقدين بأن تلك القبلة القريبة تعني أي شيء؟ |
| Tabi bir şeylerden kaçmadığı sürece. | Open Subtitles | إلّا إذا كان يهرب من شيءٍ ما. |
| Sen bir şeylerden kaçmaya çalışan ilk avcı değilsin. | Open Subtitles | لن تكونِ أول صائدة تحاول الهرب من شيئٍ ما |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 