O iyi bir adam ama onun için bir şey hissetmiyorum. | Open Subtitles | إنه رجل صالح ولكننى لا أشعر بشيء تجاهه. |
Söylediğim gibi, O iyi bir adam ve çok daha iyi bir denizci. | Open Subtitles | وكما قلت, إنه رجل صالح و بحار جيد أيضاً |
Ya Yusuf? O iyi bir adam, Meryem. | Open Subtitles | ـ وماذا عن يوسف ـ إنه رجل صالح يا مريم |
O iyi biri. Senin aksine, evine bir şeyler getiriyor. | Open Subtitles | إنه رجل صالح وأستطيع الإعتماد عليه، على خلافك |
Bu iyi bir adam. Yetenekli. Bunu hissediyorum. | Open Subtitles | إنه رجل صالح , يملك رؤية ثاقبة أشعر بذلك |
O iyi birisi. | Open Subtitles | إنه رجل صالح |
Şey, eğer güvenmen gereken biri varsa, bu Benjamin olurdu, Yani O iyi bir insan. | Open Subtitles | إن كان هناك أحد يستحق الثقة، فهو (بينجامين) بالتأكيد إنه رجل صالح |
O iyi bir adamdır, Binbaşı. | Open Subtitles | إنه رجل صالح أيها الرائد |
Paul'u rahat bırak baba. O iyi bir adam. | Open Subtitles | فقط دع بول لوحده يا ابي، إنه رجل صالح |
Emma, davranışı yanlış da olsa O iyi bir adam. | Open Subtitles | (إيما)، إنه رجل صالح. بغض النظر عن مدى غلطته. |
Hayır değil! O iyi bir adam. | Open Subtitles | لا , إنه رجل صالح. |
O iyi bir adam efendim. | Open Subtitles | إنه رجل صالح ياسيدى |
- Hayır, hayır. O iyi bir adam. | Open Subtitles | لا،لا، لا إنه رجل صالح |
Carlos'a yardım etmeyi çok isterim. O iyi bir adam. | Open Subtitles | (حسناً , أود مساعدة (كارلوس إنه رجل صالح |
O iyi biri. Senin aksine, evine bir şeyler getiriyor. | Open Subtitles | إنه رجل صالح وأستطيع الاعتماد عليه، على خلافك |
O iyi biri ve iyi şeyler yapıyor. | Open Subtitles | إنه رجل صالح و أعتقد أنه يفعل الشيء الصحيح |
Yani, babam bizi öylece bıraktığında beni evine aldı. O iyi biri. | Open Subtitles | -عندما تركنا والدي بدون شيء , إنه رجل صالح |
O iyi birisi. | Open Subtitles | إنه رجل صالح. |
O iyi bir insan. | Open Subtitles | إنه رجل صالح |
O iyi bir adamdır. | Open Subtitles | إنه رجل صالح. |