Geçen sefer rom kaçakçıları bu adayı depo olarak kullanıyordu. | Open Subtitles | آخر مرة مهربو شراب الروم استخدموا هذا المكان كمخزن لهم |
Mutfakta rom kokteyli ve yemek odasında da Meksika salatası var. | Open Subtitles | هناك بعض شراب الروم في المطبخ وبعض السلطة في غرفة الطعام |
Çünkü kendime üstsüz, sutyensiz birini bir oylum papatyası ve içine iki parmak boyunda buzlu rom ile ayarlayabilirim ama büyüdüm artık. | Open Subtitles | لأني متأكد انه يمكنني تعرية فتاة من الأعلى بدون صدرية بشراب واحد من البابايا وضع بعض الثلج وإثنان من أصابع شراب الروم |
Bari romu bize ver de yazik olmasin. | Open Subtitles | أنا لن أدع شراب الروم هذا هنا بجوار هذه المجموعة |
Sanırım mutfakta ufak bir felaket var. Romlu köfteler mi ne yanıyormuş. | Open Subtitles | هناك كارثة صغيرة في المطبخ على ما يبدو بخصوص كرات الروم المحترقة |
Bak ne diyeceğim, sıcak rom ve cin satılan güzel bir pub biliyorum. | Open Subtitles | أقول، أنا أعلم حانة صغيرة لطيفة حيث يبيعون الروم الساخن والجين |
Dört çeşit rom, brendi, nar, limon, papaya suyu ördek yumurtası akı. | Open Subtitles | يبدو جيداً أربعة أنواع من الروم والبراندي ... والرومان وعصير الليمون والبابايا |
rom'u beklemeye karar verdim. - Buralarda iyiymiş. | Open Subtitles | قررت الانتظار لشرب الروم أسمع انها جيدة هنا |
Ve de acı için rom. | Open Subtitles | بَعْض شرابِ الروم قَدْ يُساعدُ على تخفيف ألمَها نعم |
Ve bende rom ve diyet kola ısmarladım ki bu o değil. | Open Subtitles | و طلبت أنا شراب الروم و كولا قليلة السكر و لا أعتقد أن هذا هو |
Biraz rom, biraz dans, biraz şaka. | Open Subtitles | قليلاً من شراب الروم , قليل من الرقص قليل من النكات |
Tereyağlı sıcak rom kokteyli yapacağım. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ خائفَ هذه أُصبحُ مَكْسُور. سَأَجْعلُ بَعْض شرابِ الروم المُزَبَّدِ الحارِ. |
Şuna biraz daha rom eklemem gerekli. | Open Subtitles | أنا فقط يَجِبُ أَنْ أَستبدلَ البعض مِنْ هذا شرابِ الروم. |
Bayan Forman, ne dersiniz şu rom ve kolaya yağmur gibi bir baksak? | Open Subtitles | السّيدة فورمان، الذي تَقُولُ نحن بطاقةَ تعويض ذلك شرابِ الروم والكوكا؟ |
Size yemek değil, benim ünlü baharatlı rom pançım lazım. | Open Subtitles | أنت ناس لَيسَ بِحاجةٍ إلى غذاءِ. كُلّ تَحتاجُ ي لكمة شرابِ الروم الكثيرة التوابلِ المشهورة عالمياً. |
Böyle konuşmanıza izin verecek kadar rom içtiğimden emin değilim. | Open Subtitles | لا أدري إذا كنت قد شربت ما يكفي من الروم لهذا الحديث |
Birayı da altlık yaptım. -Ben rom ve diyet kola alayım. | Open Subtitles | عظيم، هلا احضرتِ لي شراب الروم وكوكا ذات حمية؟ |
- romu alıp kadehlere doldurmaya ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عَنْ مَسْك شرابِ الروم ويَزِيدُ هذه المشروباتِ؟ |
Tara, bir Seven Seven, bir Romlu diyet kola, iki Skoç ve bir portakallı votkam için daha ne kadar beklemem gerekiyor? | Open Subtitles | تارا .. كم من الوقت عليّ أنا أنتظـر لأحصل على 7 و 7 من الدايت و الروم و إثنين سكوتش و واحد فودكا ؟ |
Rahibe eşikte durdu, son bir kez masumluğunu ilan etti ve sonra, Roma insanlarını bir daha görmemek üzere odaya girdi. | TED | على العتبة، تتوقف الكاهنة، تنادي ببراءتها للمرة الأخيرة، ومن ثم تدخل الحجرة، حيث لن يراها أحد من الروم إلى الأبد. |
Romalılar, ateş sönerse şehrin tehlikede olduğuna inanıyorlardı. | TED | آمن الروم بأن الشعلة لو انطفأت، فقد أصبحت المدينة في خطر. |
Ve bir kaç kadeh romdan sonra senin de arkadaşın olabilir. | Open Subtitles | ومن اجل بضع اكواب من الروم .يمكنها ان تكون صديقتك انت ايضاً |
Buraya geldin, seksini yaptın, romunu içtin ve havaalanına yetişirken gerçek bir Kübalı'ya çarpmamaya çalıştın. | Open Subtitles | جئت هنا, حصلت على الجنس شربت الروم خاصتك, وحاولت بأن لا تضرب أي كوبي حقيقي |
Ferhat Paşa da Rumeli'de katılsın bize. | Open Subtitles | كذلك سيلتحق "فرحات باشا" بنا في بلاد الروم |