| Görevimiz plana göre gitseydi Amiral yerel halk, varlığımız farkında bile olmayacaktı. | Open Subtitles | لو كانت المهمة سارت حسب الخطة فالجنس الأصلي لم يكن ليعلم بشأننا |
| Görevimiz plana göre gitseydi Amiral yerel halk, varlığımız farkında bile olmayacaktı. | Open Subtitles | لو كانت المهمة سارت حسب الخطة فالجنس الأصلي لم يكن ليعلم بشأننا |
| Oraya her şeyin plana uygun olduğundan emin olmak için gitmişti. | Open Subtitles | هي كانت هناك كي تتأكد ان كل شيئ يسير حسب الخطة |
| Biz her şeyin plana uygun devam etmesini sağlayan kişileriz. | Open Subtitles | نحنُ مجموعة من الناس لنتأكد أن الأمور تسير حسب الخطة |
| Sen burada kalıp her şeyin planlandığı gibi gittiğinden emin ol. | Open Subtitles | لا، لا، ابقَ أنت هنا وتأكد من أن كل شيء يسير حسب الخطة |
| Sen burada kalıp her şeyin planlandığı gibi gittiğinden emin ol. | Open Subtitles | لا، لا، ابقَ أنت هنا وتأكد من أن كل شيئ يسير حسب الخطة |
| Ve her şey planladığımız gibi giderse yarın gece çocuklarımıza kavuşmuş oluruz. | Open Subtitles | و اذا سار كل شيء حسب الخطة سنتحد مع أبناءنا ليلة الغد |
| Her şeyin plana göre gittiğini varsayarsak, patojeni fırlatmak için hazırlaman ne kadar sürer? | Open Subtitles | على إفتراض أن كل شيئ سار حسب الخطة ما هو أقل وقت يمكنك فيه أن توفر كمية جيدة من المنتج ؟ |
| Emin olmak için birini gönderelim herşeyin plana göre gittiğinden. | Open Subtitles | يجب أن أرسل شخصاً ما ليتأكد أن كل شيء سيسير حسب الخطة |
| Anlaşıldı. 4. ve 5. barikatları kaldırın. plana göre hareket edeceğiz. | Open Subtitles | مفهوم، أبلغ الحاجزين الرابع والخامس ببدء العمل حسب الخطة |
| İşler plana göre giderse hepimiz prensin ordusuna katılmak için Perth'de bir araya gelecektik. | Open Subtitles | إذا مضى كل شيء حسب الخطة جميعنا سنلتقي في بيرث للأنضمام لجيش الأمير |
| plana göre devam edeceğiz. | Open Subtitles | اٍننا سوف نتقدم الآن حسب الخطة |
| Her şey plana uygun giderse ben de bazı değişiklikler yapmak istiyorum. | Open Subtitles | لو كان حدث كل شيء حسب الخطة بالنسبة لي سوف أقوم ببعض التغيرات أيضا |
| Gerçi her şey plana uygun gitseydi, olmayacak şey değildi de. | Open Subtitles | الذى من المفترض أن يكون فيه , اذا سار كل شئ حسب الخطة |
| Senatoya geç kalıyorum. Yeni müşterimizi bulduk galiba. Her şey plana uygun ilerliyor. | Open Subtitles | يجب أن أكون في مجلس الشيوخ الآن. لدينا موكل جديد. كل شيء يجري حسب الخطة. |
| Ama kendime göre bir şeyler yapıyordum ve her şey plana uygun gidiyordu! | Open Subtitles | لكني كنت اقوم بعملي وكان يمضي حسب الخطة |
| Yarın müşteriler gelince, her şey planlandığı gibi olacak. | Open Subtitles | عندما تأتي الزبائن غدا سيسير كل شيء حسب الخطة |
| Albay Caldwell'e göreve planlandığı gibi devam etmesini söyle. | Open Subtitles | أخبري العقيد كالدويل للبدء بالمهمة حسب الخطة |
| Albay Caldwell'e göreve planlandığı gibi devam etmesini söyle. | Open Subtitles | أخبري العقيد كالدويل للبدء بالمهمة حسب الخطة |
| Onla da planladığımız gibi gitmedi işler. | Open Subtitles | نعم، الأشياء لم تسر حسب الخطة حتى مع ذلك |
| Eğer planladığım gibi giderse yılın sonunda kalıcı olabilecek ve bana bu ofisi çivilerine kadar yıkma izni verecek ve Figgins'in imzası haline gelmiş misk kokusunu yok edecek gücü verecek. | Open Subtitles | اعلان سيبقي دائماً ,اذ كل شئ ذهب حسب الخطة بنهاية السنة ,اسمحوا لي بأن ادمر هذا المكتب تدميراً |
| -İzledik sadece, ve plandaki gibi gideceklerdi. | Open Subtitles | كان المفروض أنك تراقبهم وتطمئن أن كل شئ يسير حسب الخطة |