"ستكتشفين" - Translation from Arabic to Turkish

    • öğreneceksin
        
    • göreceksin
        
    • anlayacaksın
        
    • öğren
        
    • bulacaksın
        
    • görürsün
        
    • öğrenirsin
        
    • öğreneceğini
        
    • irdelemekten
        
    • bulacaksındır
        
    • varacaksın
        
    - Dedim ki buralarda sormaman gereken şeyler olduğunu öğreneceksin. Open Subtitles -في الواقع ستكتشفين أن هناك أشياءاً هنا لا تسألين عنها
    Eninde sonunda bu arabayla vur-kaç olayının benim yüzümden olduğunu öğreneceksin. Open Subtitles اخيراً انت ستكتشفين اخيراً امر ان تصطدمي بسيارة
    Aslında, biraz düşünürsen zaten bildiğini göreceksin. Open Subtitles في الواقع .. إذا فكرتي بالأمر ..ستكتشفين إنك تعلمين مسبقاً
    En sonunda bunca yıldır asıl sorunun, kaynağının yine kendin olduğunu anlayacaksın. Open Subtitles .. أنّكِ ستكتشفين أن الشخص الذي كُنتيه طوال الوقت هو أنتِ حقّاً
    Bir daha benim gibi davranacaksan önce gerçek olup olmadığımı öğren. Open Subtitles عندما تنتحلين شخصيّتي في المرّة القادمة ستكتشفين كم أنا حقيقيّة
    Şey, aslında, yakında istediğini bulacaksın. Open Subtitles حسناً,ستكتشفين أنه أخطر مما تعتقدين
    Bazen gerçekler daha da kötüdür. Uzun yaşarsan, sen de görürsün. Open Subtitles بعض الأحيان الحقيقة أسوأ عندما تعيشين طويلاً بما فيه الكفاية ستكتشفين ذلك
    Belki de bir gün ilk elden öğrenirsin. Open Subtitles ربما ستكتشفين هذا يوماً ما عن طريق الخبرة الشخصية
    Çok yakın zamanda öğreneceğini zaten söylemiştim. Bir sürpriz olması gerekiyordu. Open Subtitles ، لقد قلت بأنكِ ستكتشفين هذا قريبًا كان عليها أن تكون مفاجأة
    Durumu aşırı irdelemekten vazgeçtiğin zaman bence, ikimiz beraberken çok iyi olduğumuzun farkına varacaksın. Open Subtitles -عندما تنتهين من تحليلاتك هذه... أعتقد أنك ستكتشفين... ..
    Biliyorum ki-- eğer sana daha önceden birşeyler ifade etmişşe, gerçeği bulacaksındır. Open Subtitles أعرف هذا لكن إن كانت علاقتنا السابقة تعني لكِ شيئاً ستكتشفين الحقيقة
    Her sene, istekleri daha da beter oluyor ama yakında öğreneceksin zaten. Open Subtitles كل، عام طلبه يزداد سوءاً، لكنكِ ستكتشفين ذلك.
    Bence bu tür tutumlara karşı toleransımın ne kadar az olduğunu öğreneceksin tatlım. Open Subtitles ستكتشفين أن صبري قليل على الوقاحة يا عزيزتي
    Bence bilmek istediğin her şeyi öğreneceksin. Open Subtitles اظن انك ستكتشفين كل شيء تريدين معرفته
    Beraber çalıştığımız sürece senin zevklerin benim zevklerim olduğunu göreceksin. Open Subtitles عندما سنعمل معا ستكتشفين أننا نتشارك في نفس الذوق
    Bahse girerim denersen insanların arasında durabildiğini göreceksin. Open Subtitles ان فعلت اراهنك انك ستكتشفين انه يمكنك الوقوف جانبهم
    Tuhaf. Ama Bay Edward'ın... birçok yönden tuhaf biri olduğunu göreceksin. Open Subtitles -هذا غريب ، و لكنك ستكتشفين ذلك بطرق كثيرة يا ميس اير
    İşe yarar, ama develerin neden bu kadar tükürdüğünü anlayacaksın. Open Subtitles إنه يعمل، لكنكِ ستكتشفين لماذا يبصق الجمل كثيراً
    Önümüzdeki aylarda istediğimiz her şeyi yapabildiğimizi sen de anlayacaksın. Open Subtitles أظن أنكِ ستكتشفين في الأشهر القادمه أننا نستطيع فعل ما نريد
    Gwen "Hayaletleri görebiliyorsun, kendin öğren" dedi. Open Subtitles (جوين) قالت "أنت ترين الأشباح ستكتشفين بنفسك"
    bulacaksın. Çünkü sen iyi bir doktorsun. Open Subtitles حسناً, أنت ستكتشفين ذلك أنتِ طبيبة جيدة
    Böylece yere sabitlenmiş olduğunu görürsün. Open Subtitles -أظنكِ ستكتشفين بأنه مثبّت بالأرضية
    Burada yeterince uzun kalırsan öğrenirsin. Open Subtitles بمجرد أن تكوني هنا لفترة أطول ستكتشفين هذا
    Benim öğrenemeyeceğimi mi sandın? Er ya da geç öğreneceğini biliyordum. Open Subtitles بالطبع عرفتُ أنّكِ ستكتشفين الأمر حسناً؟
    Durumu aşırı irdelemekten vazgeçtiğin zaman bence, ikimiz beraberken çok iyi olduğumuzun farkına varacaksın. Open Subtitles -عندما تنتهين من تحليلاتك هذه... ...أعتقد أنك ستكتشفين.. ...أنني و أنتى رائعين مع بعضنا !
    Biliyorum ki-- eğer sana daha önceden birşeyler ifade etmişşe, gerçeği bulacaksındır. Open Subtitles أعرف هذا لكن إن كانت علاقتنا السابقة تعني لكِ شيئاً ستكتشفين الحقيقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more