"كان هناك شيئا" - Translation from Arabic to Turkish

• bir şey varsa
• bir şey vardı
• şey olsa
• şey varsa o

Yapabileceğim herhangi bir şey varsa, lütfen bana söyleyin.
اذا كان هناك شيئا يمكننى القيام به أخبرنى به من فضلك

"Sıradan vampir" diye bir şey varsa, Angel onlardan biri değil.
... هذا ليس مصّاص دماء عاديّ إن كان هناك شيئا ً

Bana anlatmadığın bir şey varsa, bombayı durdurmamıza yarayacak bir şey, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olarak...
ان كان هناك شيئا لم تخبريني به اي شئ يتعلق بالقنبلة كرئيس للولايات المتحدة انا آمرك

Garip bir şey vardı ama manasını anlayamadılar.
لكن كان هناك شيئا غريبا لكنهم لم يعرفوا ماذا يعني

O gün Matmazel Cole ile uzun bir yürüyüşe çıkmıştık, benim görmemi istemediğin bir şey vardı, öyle değil mi?
ذلك اليوم الذى تجولنا فيه مع الأنسة كول كان هناك شيئا لم ترغب لى ان اراه, اليس كذلك ؟

Üzgünüm, keşke senin için yapabileceğim daha çok şey olsa.
أنا آسفة أتمنى لو كان هناك شيئا أكبر يمكننى فعله لك

Bana anlatmadığın bir şey varsa, o kızı göndermeden istiyorum.
اذا كان هناك شيئا تعرفهُ اريد معرفته، قبل اِرسال تلك الفتاة.

Anlamıyorum. Tabi eğer endişelendiği bir şey varsa...
انا لن احصل عليه الا اذا كان هناك شيئا تخشاه

Herkesin sevmediği bir şey varsa o da ispiyonculuktur.
إن كان هناك شيئا لا يحبه أحد00 فهو الإفشاء بالسر0

Yeni kontratımızdan çıkarılacak tek bir şey varsa o da tatil ödemeleri artık sınırlı...
ان كان هناك شيئا وحيدا علينا ابعاده من العقد الجديد هو الاجازة مدفوعة الاجر لقد توج الان

Sadece ismim duvarda yazsın istedim ama sana bir şey söylememe izin ver öğrendiğim tek bir şey varsa o da, isim yapmaya çalışmak için yaptığın şeyler bir boka yaramıyor.
وانا اردت فقط اسما على الحائط ولكني دعيني اخبرك شيئا اذا كان هناك شيئا واحدا تعلمته

Bu sistemleri geliştirmek için yapabileceğimiz bir şey varsa o da bunları kullanan insanlar için daha okunaklı yapmak, böylece burada neler döndüğü ile ilgili hepimizin ortak bir kanısı olur.
إذا كان هناك شيئا ما يمكننا فعله للبدء في تحسين هذه الأنظمة، هو أن نوضحها بشكل أفضل للناس الذين يستخدمونها، لكي نحظى جميعا بفهم موحد لما يجري هنا بالفعل.

Gus, nefret ettiğim bir şey varsa... ... açgözlülüktür.
... جاس إذا كان هناك شيئا أكرهه فإنه الطمع

- Bu projeyi kurtarmak için yapabileceğin bir şey varsa o da çeneni kapalı tutmandır.
-رأينه -إن كان هناك شيئا واحداً يمكنك عمله لتحمي مشروع التداخل

Ama kesin olan bir şey vardı.
و لكن كان هناك شيئا واحدا مؤكدا

O yatağın altında huzur ve güven veren bir şey vardı.
فقد كان هناك شيئا مسالم و كان هناك شيئا آمن... تماما تحت ذلك السرير

Clive gülüp geçti ama, orada bir şey vardı.
كليف سخر منى ولكن كان هناك شيئا ما