Hâlâ nefes aldığından emin olmak için ağzının yanına bir ayna koyardım. | Open Subtitles | كنت أضع مرآة إلى جانب فمك لأتأكّد من أنك لا تزال تتنفس |
Kafası yukarıda kalsın diye, ...yastığının altına kitap yığını koyardım. | Open Subtitles | كنت أضع كتباً تحت جهته من الفراش ليظل رأسه مرتفعاً. |
Üç yaşındayken bana vermişti. İçine renkli kalemlerimi koyardım. | Open Subtitles | أعطتنيها وأنا في الثالثة، كنت أضع طباشيري الملون فيها |
Kanlı bir cam parçasını delil torbasına koyuyordum. Kan kurumamıştı. | Open Subtitles | كنت أضع قطع زجاج دامي في كيس الأدلة وكان رطباً |
Ayrıca biraz da okumaya çalışıyordum ve fare kapanlarına peynir koyuyordum. | Open Subtitles | وكنت أحاول أيضاً القراءة قليلاً وبعذ ذلك كنت أضع الجبن في مصيدة الفئران |
Bebeklerimi İskoç teybimin etrafına koyardım eğer ben uyurken hareket ederlerse haberim olsun diye. | Open Subtitles | كنت أضع شريط إسكتلندي حول دماي حتى أعلم إن تحركوا في نومي |
Diş fırçalarını ters koyardım. Süte mavi gıda boyası katardım. | Open Subtitles | كنت أضع فراشي الأسنان رأساً على عقب، وأضع ملوناً أزرق للطعام في الحليب. |
Addie geceleri uyuyamadığı zaman gider ve bu cebe bir çeyreklik koyardım. | Open Subtitles | عندما كانت (أدي) تنام كنت أضع نقود لها في هذا الجيب. |
Beslenme çantasına soğuk kekler koyardım. | Open Subtitles | كنت أضع كعك بارد بحقيبة طعامه |
Bazı şeyleri dolaba koyuyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أضع بعض الأشياء فى الخزانة |
Bunun tek nedeni Lange'in Markovski'den önce gelmesiydi. Fotoğrafımı Markovski'nin arkasına koyuyordum. "L" ondan önceydi. | Open Subtitles | كنت أضع صوري تحت (ماركوفيزكي) و كان حرف اللام قبله مباشرةً |