Tek bir hediye istediğimden, kesinlikle alacağımı Biliyordum. | Open Subtitles | بما أني رغبتُ في هديّة واحدة فقد كنت متأكداً من حصولي عليها |
Ama seni bulmak için er ya da geç geleceğini Biliyordum. | Open Subtitles | لكنني كنت متأكداً انه عاجلاً او آجلاً سيأتي خلفك |
Emin olduğum tek şey ise, babamın beyaz olmadığıydı. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي كنت متأكداً منه هو أنني لا أعرف من هو أبي |
Çünkü sevdiğimden Emin olduğum ilk şey buydu. | Open Subtitles | لانها كان الشيء الاول الذي كنت متأكداً بأني احببته |
Neler olduğundan o kadar emindim ki şimdi sanki sadece, delirmişim gibi. | Open Subtitles | كنت متأكداً عندما حدث .لكنالآنإتضحأنني . أجن |
Ama sadece sen eminsen, Polyanna. | Open Subtitles | لكن فقط إذا كنت متأكداً أيها المتفائل |
Her zaman tıp fakültesine gideceğimi Biliyordum. | Open Subtitles | لطالما كنت متأكداً أنني سألتحق بكلية الطب |
Eninde sonunda göreceğini Biliyordum. | Open Subtitles | نعم ، كنت متأكداً انك رأيتها في نهاية الامر |
İçeride adamımız olduğunu Biliyordum ama kim olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | كنت متأكداً من أنه لدينا شخص في الداخل لدني لم أعرف من يكون |
Orada olduğunu Biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنه موجود. كنت متأكداً من ذلك. |
Yapabileceğimi Biliyordum. | Open Subtitles | كنت متأكداً من قدرتي على إحضارها. |
Pekala. Bunu isteyeceğini Biliyordum. | Open Subtitles | هذا طريف، كنت متأكداً من أنك ستطلب هذا |
Hayatımla ilgili Emin olduğum şeylerden biri de şuydu:.. | Open Subtitles | أحد الأشياء الأخرى التي كنت متأكداً منها في حياتي هي... |
Onun sağdıcı olmaya karar verdim, Emin olduğum bir tek şey vardı:.. | Open Subtitles | قررت أن أكون إشبينه، ولكن هناك شيئاً واحداً كنت متأكداً منه... |
Emin olduğum bir şey vardı ki Leo Dayım, çocukluğumda kesinlikle kahramanımdı. | Open Subtitles | شيء واحد كنت متأكداً منه... عمـّي (ليو) كان بالتأكيد بطل طفولتي |
Bu sefer o kadar emindim ki. | Open Subtitles | لقد كنت متأكداً جداً في هذا الوقت |
Öleceğimden o kadar emindim ki. | Open Subtitles | لقد كنت متأكداً أني سأموت |
Stella'nın doğru kişi olduğundan o kadar emindim ki. | Open Subtitles | كنت متأكداً بإن (ستيلا) هي المختارة |
Ve hepsinden öte, şundan çok emindim ki, birkaç saat içerisinde kampanya yöneticisi benim ne kadar zeki olduğumu anlayacaktı. | Open Subtitles | وفوق هذا كله، كنت متأكداً أنه في خضم ساعات قليلة سيدرك مدير الحملة مدى براعتي |
Ama sen eminsen... | Open Subtitles | لكن إن كنت متأكداً... |