"لأجل قضية" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir amaç uğruna
        
    • dava için
        
    • davası için
        
    • sebep için
        
    Yeni bir amaç uğruna savaştığını söylemişti. Open Subtitles هو قال أنه يقاتل لأجل قضية جديدة
    İyi bir amaç uğruna, her zaman. Open Subtitles لأجل قضية جيدة دوماً.
    Bir dava için San Diego'ya gitmem gerek. Open Subtitles يجب علي الذهاب إلى سان د يغوا لأجل قضية.
    Bu tarz Bir dava için psişiklere ihtiyacımız yok. Open Subtitles نحن لسنا بحاجة لروحي لأجل قضية سرق مصرف
    Cinayet davası için ayakkabılarımı yalardın, değil mi? Open Subtitles لأجل قضية قتل أليس كذلك أيها الفتى؟ أجل سيدي
    Ama şimdi...kocamın davası için savaşacağım. Open Subtitles ولكن الآن.. سوف أحارب لأجل قضية زوجى
    Hepinize teşekkürler çok değerli bir sebep için büyük miktarda para topladık. Open Subtitles شكراً لكم جميعاً. جمعنا قدر كبير من المال لأجل قضية جديرة.
    - İyi bir amaç uğruna canım. Open Subtitles لأجل قضية سامية يا عزيزتي
    Her şey iyi bir amaç uğruna. Open Subtitles كل ما نفعل لأجل قضية سامية
    Lütfen bana bir dava için geldiğini söyle. Open Subtitles أرجوكِ، أخبريني أنكِ هنا لأجل قضية.
    Ama aynı zamanda daha umut verici bir gelecek hakkında da konuştu: "Haklı bir dava için kendini feda etmeye hazır biri hemen hemen hiç yokken egemen olmak için nasıl doğruluk umabiliriz? TED ولكنها تكلّمت أيضاً عن مستقبل أكثر إشراقاً: "كيف لنا أن نتوقّع من العدل أن يسود بينما بالكاد يوجد من هو على استعداد بأن يهب نفسه فردياً لأجل قضية صالحة؟
    Çoktan kaybedilmiş bir dava için uğraşıyorsun. - Ottolar... Open Subtitles تناضلين لأجل قضية خاسرة، آل (أوتو)...
    Edenia yok oldu ve yitik bir sebep için insanların ölmesinden bıktım usandım. Open Subtitles ايدينيا) انتهت و قد تعبت من موت الناس) لأجل قضية خاسرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more