"لألمس" - Translation from Arabic to Turkish

• dokunmazdım
• dokunmak
• dokunmam
• dokunuşunu

Bu arada, ben olsam şu hortumun başına dokunmazdım.
في مطلق الأحوال، ما كنتُ لألمس فوّهة ذلك الخرطوم

Hedefe odaklılığına hayran kaldım. O kocakarıya üç metrelik bir sopayla bile dokunmazdım.
أنا معجبٌ بتفانيك للقضية ما كنت لألمس تلك العجوز حتى بقضيب

Yerinde olsam ona dokunmazdım.
لم أكن لألمس هذا إن كنت مكانكِ.

İsa'nın çarmıha gerildiği yer olduğuna inanılan Golgotha taşına dokunmak için istediğim zaman kiliseye gelebiliyor ve gömüldükten üç gün sonra dirildiği mezarını ziyaret edebiliyorum.
استطيع المجيئ هنا في اي وقت اريده لألمس صخره الجلجثه التي عليها

Ben başka bir itfaiyecinin ekipmanına dokunmam.
انا لم اكن لألمس معدات،رجل إطفاءغيرى.

Tüm boşlukları doldurduğunu görerek... ve dokunuşunu ve kokunu hissederek... yüzünün her yerinde öpücüklerimi bırakarak ayrılıyorum.
ولكى أملأ كل هذا الفراغ ولأشم و لألمس وأترك قبلاتى على وجهك

Evet, ben olsam ona dokunmazdım.
ما كنتُ لألمس ذلك لو كنتُ مكانك

Ben olsam generalin şarabına dokunmazdım.
وما كنت لألمس نبيذ اللواء

Hey Chance, Yerinde olsam, ona dokunmazdım.
(تشانس) ما كنت لألمس هذا لو كنت محلك

-Yerinde olsam dokunmazdım.
- ما كنت لألمس أياً من هذا.

Tekrar doğmuştum ve dokunmak için elimi uzattım.
وولدّتُ من جديد، ومددّتُ يدي لألمس.

Bulutlara dokunmak..
"لألمس الغيوم..."

Hayır, yerinde olsam onlara dokunmam Vernon.
(لا، لم أكن لألمس هذا يا (فيرنون