"لأنني علمت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Çünkü
        
    Yine de onunla evlendim... Çünkü kendisini bok gibi hissettiğini biliyordum. Open Subtitles لذا تزوجتها على أية حال, لأنني علمت بأنها كانت تشعر بالأحباط
    Ona tekrar çıkma teklifi ettim Çünkü kendimi ne kadar aptal durumuna düşürürsem düşüreyim sonunda her şeye değecekti. Open Subtitles لقد دعوتها مجددًا.. لأنني علمت أنه لا يهم كم كنت أبدو أحمقًا أمامها. في النهاية، فقد كان الأمر يستحق.
    Bu işi aldım Çünkü sizin durumunuzda olmanın nasıl hissettirdiğini biliyorum. Open Subtitles أخذت هذا المنصب لأنني علمت بشعور من هو في مثل موقعك
    Büyükkannem mihraba giderken, arkasına gizlice sokuldum, Çünkü onun cennete gittiğinden emindim. TED ومثلما شقت طريقها إلى المذبح، تسللت خلفها مباشرة، لأنني علمت بالتأكيد أن بالتأكيد ستذهب جدتي إلى الجنة.
    Ama bu aptal partiden ona ben bahsettim Çünkü senin burada olacağını ve bunu isteyeceğini biliyordum. Open Subtitles لكنني أخبرته عن هذه الحفلة الغبية, لأنني علمت أنكِ ستكونين هنا و هذا ما كنتِ تريدينه.
    Binbaşı kaybolunca endişelendim,.. ...Çünkü kayıp BZ'den bana ulaşacağınızı biliyordum. Open Subtitles شعرت بالقلق عندما إختفى الرائد، لأنني علمت أنه سيتم تعقب الغاز المفقود إلي
    Bugün konuşmak benim için çok zor olacak Çünkü az önce babamın öldüğünü öğrendim. Open Subtitles سيصعب علي التحدث اليوم لأنني علمت للتو أن والدي توفي.
    Çünkü kimsenin kontrol etmeye gelmeyeceğini biliyordum. Open Subtitles لأنني علمت أنه لا حد سيأتي ويتفحّص الأوراق
    Çünkü buna aldırış etmemeyi başaramayacak kadar inatçı olduğunu biliyordum. Open Subtitles لأنني علمت أنك عنيد جدا لتتخطى ذلك الأمر
    Evet Çünkü bu davada işlerin kızıştığını öğrendiğin an davamı geri alacaktın. Open Subtitles لأنني علمت بأن الدقيقة التي اشتدت بها الأمور في محاولة الإستيلاء، بأنك ستقوم بإسترجاع قضيتي
    - Konumuz bu değil Dre diyorum ki bizim için çektim o saksoyu bizim için Çünkü er yada geç benim için istemediğin bir şeyi yapman gerekeceğini biliyordum. Open Subtitles هذا ليس ما قصدته، قصدي هو أنني قمت بمص قضيبك من أجلنا لقد قمت بمصه من أجلنا، لأنني علمت أنه عاجلاً أم آجلاً
    Sonra durdum Çünkü onun konuşmasına ihtiyacımız olduğunu biliyordum. Open Subtitles لكن توقفت حينها لأنني علمت أننا نحتاجه أن يتحدث.
    Seni kontrole gelmiştim, Çünkü benden bunu yapmamı isterlerdi. Open Subtitles أتيت مسبقاً للتحقق من أحوالك لأنني علمت أن هذا ما سيريدان مني فعله
    Aslında senin ve arkadaşlarının onu bulup yanınıza çekmenize göz yumdum Çünkü bizi şu an olduğumuz noktaya getireceğini biliyordum. Open Subtitles في الحقيقة، أنا سمحت لكم أن تجدوه وتحولوه لأنني علمت أن هذا سيمنحنا ما نريد
    Sana söylemedim, Çünkü hata olarak düşüneceğini biliyordum. Open Subtitles لم أخبرك لأنني علمت أنك ستعتقدين أن هذا خطأ
    Çünkü aslında böyle bir durum yokken masum olduğumu söyleyeceğimi biliyordum. Open Subtitles لأنني علمت أنك ستقول أن هذا يثبت براءتي, في حين يكون هذا خاطئاً
    Çünkü artık sizin saygı duyduğum ablalarım olmadığınızı senin de çaresizce onaylamasını beklediğim babam olmadığını anladım. Open Subtitles هل تعلمين لماذا؟ لأنني علمت انكن لستن الاخوات التي اطمح بهن.
    Kaçtım, Çünkü bana kimse inanmazdı. Open Subtitles هربت فقط لأنني علمت أن الأمر ليس منطقياً
    Çünkü, işlerin göründüğü gibi olmadığını erken yaşta öğrenmiştim. Open Subtitles لأنني علمت منذ سنّ مبكر أن الأمور ليست كما تبدو عليه
    Çünkü önüme getirildiğin anda itaatkar bir ressam, kaderine razı bir astrolog ya da şarap ile uğraşan asil bir şair olmayacağını anladım. Open Subtitles لأنني علمت منذ اللحظة التي رأيتك بها ..أنك لن تكون كالخطّاط المطيع ..ولا المنجم الخاضع أو الشاعر النبيل القانع بالنبيذ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more