Kabul etme. | Open Subtitles | على إعطائه قضية فيلتون سيكيورتيز لا توافق على ذلك |
Reed, sakın Kabul etme. | Open Subtitles | ريد , لا توافق على هذا |
Mücevher kaçakçılığı'nı Kabul etme. | Open Subtitles | ...لا توافق على تهريب المجوهرات |
Biliyorsun, artık o kadar yakın değiliz. Yaşam tarzımı gerçekten onaylamıyor. | Open Subtitles | لم نعد مقربين من بعضنا، هي لا توافق على نمط حياتي. |
Kraliçe ünvanların bu şekilde durmasını onaylamıyor. | Open Subtitles | الملكة لا توافق على الأراضي الملكيّة الكاذبة |
Bana sürekli sorumluluk almamı nasihat ediyorsun sonra bir iş bulunca da bunu onaylamadığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | انت دائما تخبرني ان اتحمل المسؤولية ثم فجأة لا توافق على وظيفة أحصل عليها ؟ |
Ve onaylamadığını da biliyorum. | Open Subtitles | وأعلم أنك لا توافق على ما أحاول فعله |
Kabul etme. | Open Subtitles | لا توافق على ذلك |
Bunu Kabul etme Eldritch. | Open Subtitles | لا توافق على ذلك "إلدرتش" |
Reed, sakın Kabul etme. | Open Subtitles | (ريد)، لا توافق على هذا |
Bu yüzden kimsenin babasıyla çıkmasını onaylamıyor. | Open Subtitles | وهذا لما هيا لا توافق على اي احد يواعد والدها |
İngiltere Kraliçesi ters ilişkiyi onaylamıyor mu? | Open Subtitles | هل ملكة بريطانيا لا توافق على الجنس عبر الشرج؟ |
- Bunu onaylamadığını görüyorum. | Open Subtitles | أفهم من هذا، أنك لا توافق على ذلك؟ |
onaylamadığını biliyorum ama bunlar Londra'da sıradan şeyler artık. | Open Subtitles | أعرف أنك لا توافق على هذا لكنه أصبح أمراً معتاداً في (لندن) الآن |