Yargıç Taylor, bence müvekkilim gelene kadar beklemeliyiz. | Open Subtitles | سيدي القاضي تايلور يجب الأنتظار لحين وصول موكلي |
Dinle, yardım gelene kadar bu ikisinin burada kalmasını istiyorum. | Open Subtitles | ركّزي معي واسمعيني أحتاج بأن يبقى هـؤلاء الاثنان لحين وصول الدّعم |
Şerif gelene kadar içeride bekleyin. | Open Subtitles | لم لا تنتظرون بالداخل لحين وصول الشريف ؟ |
Bak, belki böyle yapmamalıyız ama yardım gelene kadar beklemeliyiz. | Open Subtitles | ربما الأمر لا يعجبنا، لكن يجب أن نبقى متحدين لحين وصول المساعدة |
Bir şey yapmayın, FBI gelene kadar batı kapısının orada bekleyin. | Open Subtitles | وانسحبوا وتمركزوا عند البوابة الغربية لحين وصول المباحث الفيدرالية |
Donanma gelene kadar onlara yakın duracağız. | Open Subtitles | سأبقى بالقرب منهم لحين وصول القوات البحرية |
Sadece onları eyalet polisi gelene kadar oyalamalıyız. | Open Subtitles | نحن فقط بحاجة لتعطيلهم لحين وصول شرط الولاية. |
California sertifikan ve referansların gelene kadar eczanede yardım edebilirsin ama kimseye dokunmayacaksın. | Open Subtitles | ... يمكنك المساعده في الصيدلية ...لحين وصول أوراقك وشهاداتك من كاليفورنيا |
Pekala, eşin gelene kadar sana bakmamı ister misin? | Open Subtitles | أتريدني أن أبقى وأعتني بك لحين وصول زوجتك؟ -لا، لا، لا، أنا بخير |
- Polisler gelene kadar seninle birlikte duracak, tamam mı? | Open Subtitles | سوف يجلس معك لحين وصول الشرطة, اتفقنا؟ |
Yardım gelene kadar gizleneceğiz. | Open Subtitles | سوف نبقى مخفين لحين وصول المُساعدة. |
Tony, Michelle gelene kadar idare ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | (توني) أنا أقدر لك تولي المسؤلية لحين وصول (ميشيل) |
Polisler buraya gelene kadar. | Open Subtitles | لحين وصول النقيب الى هنا |
Adamlarım gelene kadar bekleyin. | Open Subtitles | لحين وصول أصدقائي. |
Arkadaşı gelene kadar burada bekleyeceğiz. | Open Subtitles | نجلس هنا لحين وصول صديقهُ |