zorunda değilsin. Bakıp doğru olanı yapmalısın. | Open Subtitles | لست مجبرا على قوله لقد نظرت للأعلى ولليمين |
- Stanley, cevap vermek zorunda değilsin. | Open Subtitles | - ستانلي لست مجبرا على الإجابة - ستانلي؟ |
Sorun değil. Bana söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا بأس ، لست مجبرا على الإجابة |
Bekle, Lucas, gitmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا انتظر لوكاس لست مجبرا على الرحيل |
- Düşüncemi belirtmek için sarhoş olmama gerek yok. | Open Subtitles | لست مجبرا على ان اكون سكران لأقول ما افكر به |
Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لست مجبرا على فعل ذلك |
Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لست مجبرا على فعل هذا |
Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لست مجبرا على فعل هذا |
Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لست مجبرا على فعل ذلك |
Paul, bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | (بول), لست مجبرا على القيام بهذا. |
Yani, bunu bu kadar kafana takmana gerek yok. | Open Subtitles | لذلك لست مجبرا على اتفكير به كثيرا |
Bir şey yapmana gerek yok. Çarem yok! | Open Subtitles | لست مجبرا على فعل هذا - ليس لدي الخيار - |
Gecenin sonunda ise "İyi geceler" demek istemeyeceksiniz ve demenize de gerek yok çünkü Chopper gece 02.00'ye kadar açık. | Open Subtitles | وفي نهاية الليله انت لا تريد ان تقول "Boa noite." "ليلة جيدة" (( بالبرتغالية)) وانت لست مجبرا على القيام بذلك , لأن البار سيكون مفتوح |