Bu gece bir solucan yedim. O kadar kötü değildi. Gayet iyiydi, aslında. | Open Subtitles | لقد أكلتُ ديداناً الليلة، لم تكن سيّئة للغاية، بل كانت رائعة جداً. |
Yok değilim. Gelirken benzinlikte et yedim. | Open Subtitles | لا ,أنا بخير, لقد أكلتُ وجبة غريبة على الطريق. |
Çok fazla restoranda çok fazla yemek yedim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ الكثير من الطعام في الكثير من المطاعم |
- Ben yedim bile. - Bırak şunu, toprağı biçiyorsun. Hadi gidelim. | Open Subtitles | ـ لقد أكلتُ بالفعل ـ إنّك تجز القذارة، هيّا بنا |
Kahverengi alarm! Arkadaşın kakası! Bir arkadaşın kakasını yedim! | Open Subtitles | الرمزُ البُنيّْ، بُرازُ صديق لقد أكلتُ بُرازَ صديقِ لتوى |
Hepsini yedim pislik. Git tuvalette ara. | Open Subtitles | .لقد أكلتُ أُذُنكَ كُلها، أيها الوغد اللعين .اذهبْ وابحث عنها في المرحاض |
Tatlıların hepsini ve bir somun ekmeğin yarısını yedim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ كل الحلوى ونصف رغيف خبز. |
Öğle yemeğinde çok yedim, aç değilim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ الكثير في الغَداء، أنا بخير |
Binlercesini yedim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ الآلاف منهم. |
Adamım, çok fazla yedim. | Open Subtitles | يااااااه، لقد أكلتُ كثيراً |
Öldürmeden önce, yüzünü yedim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ وجههُ قبل أن أقتلهُ |
yedim zaten. | Open Subtitles | لقد أكلتُ بالفعل |
Çok fazla yedim ve içtim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ وشربتُ كثيراً |
Ben de aynı şeyleri yedim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ نفس الشئ الذي أكلته |
Kısa bir süre önce alt katta altı tane kek yedim ve kolesterol seviyem 305'e çıktı. | Open Subtitles | لقد أكلتُ ست (كعكات مافين) منذ فترة و معدل الكوليسترول 305. |
- Çok yedim. | Open Subtitles | لقد أكلتُ كثيراً. |
Hadi ama, daha yeni yemek yedim. | Open Subtitles | بالله عليك , لقد أكلتُ لتوي |
Kahraman Li, dağıttığın pirinçten yedim. | Open Subtitles | البطل (يو تانغ)، لقد أكلتُ من أرزك |
Ben sadece bir kâse yedim! | Open Subtitles | لقد أكلتُ فقط طبق واحد! |
İyiyim, Emily'de bir şeyler yedim. | Open Subtitles | لا بأس، لقد أكلتُ في بيت (إيملي) |