"لقد إكتشفنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • öğrendik
        
    • keşfettik
        
    -bir zamanlar New York ve Paris'te bizim gibi büyük hırsızlarla çalıştığını öğrendik. Open Subtitles لقد إكتشفنا أن هذا البروفيسير كان من أعظم اللصوص في شانجهاي ونيويورك وباريس
    Hutt Jabba'nın, oğlunu bulması için ödül avcıları da tuttuğunu öğrendik. Open Subtitles لقد إكتشفنا أن (جابا) الهوت قد إستاجر المرتزقة لكي يجدوا إبنه
    Beraber çalıştığımız, güvendiğimiz birinin aylardır yalan söylediğini öğrendik. Open Subtitles لقد إكتشفنا للتو .... ان عملنا معَ ...شخصٍ وثقنا بهِ
    - Onu 6 ay önce keşfettik. - Ve bu da o zamanki mürettebattan biri, öyle mi? Open Subtitles لقد إكتشفنا وجودها منذ ستة أشهر و هذا واحد من طاقمها الأصلى ؟
    Sürekli yanımızdan geçen Dünya'ya Yakın Cisimlerin var olduğunu keşfettik. Open Subtitles لقد إكتشفنا وجود هذه الأجسام قريبة من الأرض تحلق بجوارنا طول الوقت
    Moose'un geçmişte Portland'da, şehir parkının bitimindeki evinin dışındaki... protestolar şiddete döndüğünde eleştirildiğini öğrendik... Open Subtitles لقد إكتشفنا بالعودة إلي بورتلاند * أنه تم توجيه النقد لموس حين تحولت إحتجاجات خارج بيته بسبب * إغلاق منتزه المدينة ، إلي أحداث شغب
    Küçük numaranızı öğrendik. Open Subtitles لقد إكتشفنا خدعتكَ الصغيرة
    Yen'in Viet Dang Tin'in büyük bağışçılarından olduğunu öğrendik. Open Subtitles لقد إكتشفنا أنّ (يين) متبرعة كبيرة لـ"فيات دانغ تين".
    Carolina'nın yarışmacılardan biri olmadığını öğrendik. Open Subtitles لقد إكتشفنا للتو أن (كارولينا) ليست أحد المتسابقين
    Yanılmışım. Çinlilere silahların yerini söyleyenin Jury olmadığını Lin'den öğrendik. Open Subtitles لقد إكتشفنا من (لين)بأنهُ لم يكن (جرُّي)الذي أخبرَ الصينيون عن الأسلحة.
    Bu kıyafetlerin hepimizi hostes gibi gösterdiğini keşfettik. Open Subtitles لقد إكتشفنا للتو أن هذا الزى يجعلنا نبدوا كمضيفات الطيران
    İkili bir sistem. Yeni keşfettik. Open Subtitles إنه نظام ثنائى لقد إكتشفنا هذا للتو
    Evrendeki kütle ve enerji üzerinde işleyen doğa yasalarının sonunda bizleri oluşturacak süreci, ne şekilde başlattığını keşfettik. Open Subtitles لقد إكتشفنا كيف القوانين الطبيعية مُتحركة على المادة والطاقة الموجودة في الكون ستبدأ عملية تصل في النهاية الى إنتاجنا نحن
    Phoebe'de güneşe ait fazladan bir yaşam formu keşfettik. Open Subtitles "لقد إكتشفنا شيئاً على "فيوبي شكل حياة خارج المجموعة الشمسية
    Bunu bugün keşfettik. Open Subtitles لقد إكتشفنا هذا اليوم فقط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more