Hapisten çıkmadan ona, o paranın bende olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد اخبرت هذا الرجل من قبل اخرج أنني ليس عندي ذلك المال. |
Bir keresinde bir fahişeye onu sevdiğimi söylemiştim ve lanet olsun, çok ciddiydim. | Open Subtitles | لقد اخبرت غانية ذات مرة اننى احبها و اللعنة على ذلك ، لقد عنيت هذا |
Anneme, aşık olduğumda onu arayacağımı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد اخبرت امى اننى سأتصل بها عندما اقع بالحب |
Diğer ajana çok gergin olduğumu ve işi berbat ettiğimi anlattım zaten. | Open Subtitles | انظر، لقد اخبرت العملاء الاخرين بالفعل انى كنت متوتر، لقد اخفقت |
Marriott'a gerdanlığın çalındığını söyledin. Neden? | Open Subtitles | لقد اخبرت ماريوت ان العقد قد سُرق, لماذا ؟ |
Her zaman insanlara yılın bu zamanları tropikal yağmurların olduğunu söyledim. | TED | لقد اخبرت الناس بالفعل اننا لدينا امطاراً استوائية هذا العام |
Jessi'ye sana anlatmayacağımı söyledim ama tüm bunlar beni biraz ürkütüyor. | Open Subtitles | لقد اخبرت جيسي اني لن اخبرك لكن الموضوع كله افزعني للغايه |
Ya, tabii, destek olabilirsin bana ve doktor hasta ilişkisini sürdürebiliriz. Ama bana ALS hastalığını tedavisi olmadığı söylendi. | Open Subtitles | حسنا يمكنك ان تتوقف , لقد اخبرت بأن مرضي ليس له علاج |
Edwina'ya da söyledim, sizlere de söylemek isterim olanlardan dolayı siz tüm Bayanlardan özür dilerim. | Open Subtitles | لقد اخبرت ايدوينا ..واريد ان اقول لك ولباقى الفتيات كم انا اعتذر |
Böyle adamları eve alma diye, söylemiştim teyzeme. | Open Subtitles | لقد اخبرت عمتى ,بانها لايجب عليها ان تجعل رجال مثل هذا عندها, |
Saçma. Dün gece Lewis'e söylemiştim, sana iletmedi mi? | Open Subtitles | هراء,لقد اخبرت لويس اليله السابقه,ألم يخبرك؟ |
Anneme o trene binmek için çok yaşlı olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | - "لقد اخبرت امي انه من القديم اخذ قطار "الليفا |
O adama beni unutmasını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد اخبرت ذلك الرجل أن ينس أنه وجدني حتى |
Southwest Pilotu'na yeğenime götüreceğimi söylemiştim. | Open Subtitles | نعم لقد اخبرت طيار الجنوب الغربى أنهم لأبن اخى |
Levine'e, taşıdığın Hannah Geist mikrobundan biraz verebileceğini söylemiştim. | Open Subtitles | لقد اخبرت ليفين انك ستعطينا بعضا من مرض هانا جايست التي كنت تحملها |
Bir şeyler bildiğimi Sovyetlere anlattım. | Open Subtitles | لقد اخبرت مجلس السوفيت بذلك، أنا أعرف الامور |
- Patrona, bunun senin fikrin olduğunu anlattım. - Gerçekten mi? | Open Subtitles | لقد اخبرت المدير انه كان اقتراحك - فعلت ذلك ؟ |
Oğluna babasını hapisten çıkartabileceğini söyledin ve oğlunun kalbini kırdın. | Open Subtitles | لقد اخبرت ابنه ان بإمكانك اخراجه من السجن ومن ثم حطمت آمال ابنه |
Ajan Dean'e nerede olduğumuzu sen söyledin, değil mi? | Open Subtitles | لقد اخبرت العميل دين اين كنا، أليس كذلك؟ |
Aracıya oranın, bayan Mary Pearson için olduğunu söyledim. | Open Subtitles | لقد اخبرت الوكيل انها من اجل السيدة مارى بيرسون |
Marquet'ya bunun peşinde olduğunu söyledim, ve sen onu öldürdün, değil mi? | Open Subtitles | لقد اخبرت ماركيوا أنك وراء هذا وأنت الذى قتلتة, اليس كذلك؟ |
Tibey'e birkaç günlüğüne Miami'ye seni ziyarete geleceğimi söyledim. | Open Subtitles | لقد اخبرت تيبي اني سأزورك في ميامي لبضعة ايام |
Bana Meclis oturumu olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد اخبرت ان هناك مجلس اجتماع تمت اقامته |
Tuveleti kullanmasına izin verdim. Diğer çocuklara da söyledim. | Open Subtitles | نعم ، لقد تركتها تستعمل الحمام انت تعرف ، لقد اخبرت الرجال الاخرون |