Geçen gün sokakta kız kardeşini görmüş. Harika görünüyormuş. | Open Subtitles | لقد رأتها أختك بالشارع وتقول انها تبدو منتفخة |
Garson kız onu geçen hafta görmüş. | Open Subtitles | لقد رأتها احدى النادلات هنا خلال الاسبوع الماضى |
Amy onu dün akşam alışveriş merkezinde görmüş. | Open Subtitles | لقد رأتها " آمى " البارحة فى مركز التسوق |
Ve daha önce de görmüş. | Open Subtitles | و لقد رأتها من قبل لكن اسمعوا هذا |
- Hayır efendim. Brigman'ın kadını görmüş. | Open Subtitles | - لا , لقد رأتها زوجة بيرجمان سيدى |
Ali'nin telefonuna bir masaj gelmiş, polis istasyonunda... cüzdanını açtığında görmüş, | Open Subtitles | (آلي) جاءتها رسالة على هاتفها لقد رأتها عندما فتحت حقيبتها في مركز الشرطة |
D'Anna onu... öngörüsünde görmüş. | Open Subtitles | ... (لقد رأتها (دانا فى رؤية |