"لم تتغيّر" - Translation from Arabic to Turkish

• değişmedi
• değişmemişsin
• değişmediğini
• Hiç değişmemiş
• değişmemiştir

Farklı anomalilerden toplamda 53 kişi gönderdik ve hayatımızı şu ana kadar değişmedi.
لقد أرسلنا 53 شخص خلال هالات مُختلفة، والحياة التي نعرفها لم تتغيّر بعد.

Aradığınız için memnun oldum, Fakat şartlarım değişmedi.
أنا سعيد لكلامي معك، لكن شروطي لم تتغيّر

Geçen cumadan beri hiç değişmemişsin. Bakıyorum da tıraş olmamışsın.
انت لم تتغيّر اطلاقا منذ الجمعة الماضية ارى انك لم تحلق ايضا

Oh Tom, altı ayda hiç değişmemişsin.
آه, توم, لم تتغيّر بالتّأكيد في ستّة أشهر بالكامل

Bir parça bile değişmediğini görmek ne güzel.
أنا سعيدة برؤية أنّك لم تتغيّر على الإطلاق.

Bu mezarlığı hatırlıyorum. Hiç değişmemiş.
أذكر هذه المقابر، لم تتغيّر في شيء.

Kuran'ın sözleri o kadar kutsaldır ki, metni, 1400 yıl boyunca değişmemiştir.
نصّ القرآن مقدّس للغاية لدرجة أنّ كلماته لم تتغيّر فيما يزيد عن ألف وأربعمائة عام

Hayalet Takımı'nı durdurmak istiyorum. O istek hala değişmedi.
''أريد ردع عصابة 'الشبح، ورغبتي هذه لم تتغيّر.

Kızınızı doğurduğunuzdan beri süreç değişmedi, Bayan Tillingsworth.
عمليتنا لم تتغيّر منذ أنْ رُزقتي بابنتك يا سيّدة تيلينغوورث.

700 yıl önce tanımladığından beri hayallerimiz değişmedi.
رؤيتنا له لم تتغيّر. منذ عرفناه قبل 700 سنة.

700 yıl önceki tanımından beri bakış açımız değişmedi.
رؤيتنا له لم تتغيّر. منذ عرفناه قبل 700 سنة.

O kadar isyandan ve Christopher Komisyonun'dan sonra bile LAPD anlayışı hiç değişmedi.
حتى بعد أحداث الشغب، وحتى بعد وجود اللجنة المستقلة، ثقافة شرطة لوس أنجلوس لم تتغيّر.

Seni gidi büyük kötü kurt. Hiç değişmemişsin. Hâlâ bir korkak gibi oyuncaklarının arkasına saklanıyorsun.
الذئب الكبير الشرير، لم تتغيّر لازلتَ تختبيء خلف دُماك مثل جبان

Hiç değişmemişsin.
لم تتغيّر تعابير وجهكَ منذ أوّل مرّة التقينا بها

Hiç değişmemişsin bakıyorum.
كما أرى، فأنت لم تتغيّر مطلقًا

Hâlâ saklıyorsan değişmediğini gösterir diye düşündüm.
ظننتُ أنّكَ إذا ما زلتَ تحتفظ بها... فهذا يعني أنّكَ لم تتغيّر.

değişmediğini söylemiştin ya...
حين قلت إنّك لم تتغيّر نادمًا... لا تتغير.

Bazı şeylerin hiç değişmediğini görüyorum.
--أرى أن بعض الأمور لم تتغيّر قط

Aldığın nefesin parasını alıyor. Hiç değişmemiş.
تحاسبك على الهواء الذي تتنفسه لم تتغيّر

Buddy Hiç değişmemiş.
إن الحانة لم تتغيّر قليلاً

Pire Hiç değişmemiş.
البرغوثة لم تتغيّر

- Lupus hepsini-- - Belki değişmemiştir.
...الذئبة تفسّر - ربّما لم تتغيّر -