Manchester'daki deneme maçını soruyorum. | Open Subtitles | اننى اتساءل عن المباراة التجريبية فى مانشيستر |
Manchester'deyken beni Reginald Glower'e yapmaya çalıştı. Kasabın oğluydu. | Open Subtitles | في مانشيستر كانت امي تحثني على مرافقة ابن القصاب |
Eğer şüphen varsa Manchester'daki Nigel Tavers isimli adama sor. | Open Subtitles | واذا لديك شك بكلامي تستطيع ان تتاكد من الشاب الذي ضربته في مانشيستر اسمه نايجل تافيرس |
Ben sadece Manchester'lı bir kız olabilirim ama söylemeliyim ki bu bir Paxton olmasa da bence çok güzel bir resim. | Open Subtitles | قد اكون مجرد فتاة متواضعة من مانشيستر ولكن على ان اخبرك برغم انها ليست لباكستون لكنني احببها |
Yarın benimle Manchester"a başlayacağın için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | سباستيان انا سعيده انك ستبدأ الدراسه في مانشيستر معي,غدا |
Bunlar bir yana, senin gibi parlak bir gencin Manchester"a devam etmesi ayrı bir memnuniyet. | Open Subtitles | كما أنني متأكد أن تلميذ مبهر مثلك مرحب به هنا في مانشيستر |
Öğrenci arkadaşlarım, sayın idare kurulu ve hizmetliler Manchester"ın en gururlanacağı senesinin bu olacağını düşünüyor her birinize hoş geldiniz demek istiyorum. | Open Subtitles | بالنيابه عن طلبه و مدرسي و مدير مانشيستر أرحب بجميع الطلبه الجدد لما أعتقد أنها ستكون أفضل سنين مانشيستر |
Bir kez daha, dediğim gibi her birinizi Manchester Hazırlık ailesinin birer ferdi yerine koyuyorum. | Open Subtitles | أنا أعتبر كل فرد منكم عضوا من عائله مانشيستر |
Yapma, Danielle haricinde Manchester Hazırlık okulu gerçek bir genelevdir. | Open Subtitles | بإستثناء دانيل، مدرسه مانشيستر هي بيت عاهرات بالفعل |
Aynen mektubunda istediği gibi, Manchester'a, Dr. Lloyd'la buluşmaya geldik. | Open Subtitles | لقد إستلمنا رساله من جدك يطلب من أن نقابله هنا في مانشيستر ذلك هو سبب رحلتنا إلى هنا |
Manchester'da iki. Liverpool'da iki. Glasgow'da iki. | Open Subtitles | مانشيستر لديها فريقين وليفربول كذلك وقلاسكو لديها فريقين ايضاً |
Bilim tarihindeki olağanüstü adamlardan iki tanesi 1911'le 1916 arasında Manchester Üniversitesi Fizik Bölümünde çalıştı. | Open Subtitles | اثنان من أكثر الرجال روعة في تاريخ العلم عملا هنا في قسم الفيزياء بجامعة مانشيستر بين عامي 1911 و 1916 |
1907'de Ernest Rutherford Manchester'de fizik bölümünün yönetimini üstlendi. | Open Subtitles | في عام 1907 تولى إرنست رذرفورد رئاسة قسم الفيزياء في مانشيستر |
Anladığım, Manchester'da unvanı talep eden biri olduğu ama karara bağlanmaktan çok uzak. | Open Subtitles | هناك قريب من مانشيستر له أحقية اللقب. في العموم, نحن بعيدون كل البعد عن الإستقرار. |
Herhalde Manchester'da fazla imkan yoktur! | Open Subtitles | أسمح لي بذلك لكن لا توجد فرصه للصيد في مانشيستر. |
Basle bağlantımızı kaçırırsak, Manchester'a asla vaktinde ulaşamayız. | Open Subtitles | لو فقدنا المواصلة التالية فى بالى, فلن نصل الى مانشيستر فى الوقت المحدد . |
Pazartesi günü zehirlenme vakası için Manchester'a gittim. | Open Subtitles | ـ قضايا بسيطة .. ذهبتُ إلى "مانشيستر" يوم الإثنين حالة تسمم |
Şu an o, Bayan Howard Maxwell Manchester. | Open Subtitles | إنها الآن السيدة " هوارد ماكسويل" مانشيستر ، تشا تشا تشا |
Hastaneden dönüşlerinde, Howard ve Cathy Maxwell Manchester ile. | Open Subtitles | -بالطبع -هوارد و كاثى ماكسويل " من مانشيستر " |
Çocuğuna acıyorum, Daphne Bu iğrenç, sürekli kahve içilen Sodom'a gelip senin gibi değişen tüm Manchester'lı kızlara acıyorum. | Open Subtitles | أنا أشفق على الطفل وأشفق على فتاة " مانشيستر " الطيبة تتحول إلى مبتلعة قهوة رخيصة |