İki grup insan alıyorsunuz ilgili özellikleri birbiriyle aynı olan. Bir gruba öleceklerini hatırlatıp, diğerine bir şey söylemiyor ve davranışlarını karşılaştırıyorsunuz. | TED | تأخذ مجموعتان من الناس والذين هم متشابهين في كل النواحي و تذكر مجموعة بأنها ستموت لكن لاتذكر المجموعة الأخرى ثم تقارن سلوكهم. |
Bir örnek vereyim; yakın zamanda yapılan bir çalışma agnostik iki grup üzerinde uygulanmış. Agnostikler, dini inançları konusunda kararsız kişilerdir. | TED | إذن لديكم مثال هاهنا: أحد الدراسات الحديثة أخذت مجموعتان من الملحدين, أشخاص مترددين في قناعاتهم الدينية. |
Uluslararası iki grup gözlerimiz gibi optik ışınıma hassas olan devasa teleskoplar inşa edecek. | TED | وسيكون هناك مجموعتان دوليتان ستقومان ببناء مناظير ضخمة حساسة للإشعاع الضوئي كأعيننا. |
Karşı karşıya iki farklı ayak izi var. | Open Subtitles | هناك مجموعتان من آثار الأقدام وجهاً لوجه: |
Ama elimizde iki ayrı diş izi var. | Open Subtitles | ولكن لدينا مجموعتان منفصلتان من علامات الأسنان |
Her yıl iki set ders kitabı aldı. | Open Subtitles | تحضر اُمي مجموعتان من الكتب الدراسيه |
Peki, ya ona iki set akciğer verirsek? | Open Subtitles | وماذا لو أعطيناه مجموعتان من الرئتين؟ |
"İki grup referans yükü, bildirmek için." "Bir grup, rota için. | Open Subtitles | مجموعتان لإشارة الشبكة ومجموعة واحدة للمسار ومجموعة واحدة للسرعة.. |
İki grup daha. LP ve kültürleri yapsın. | Open Subtitles | مجموعتان أخريان الدهون متعددة السكريات والزرع الجرثومي |
İki grup Jedi var, biri aşağı şehir merkezinde... ve ikincisi mercan zeminin yakınındaki mahkumları serbest kurtarıyor. | Open Subtitles | هناك مجموعتان من الجاداي واحدة فى اسفل المدينة والاخري تحرر السجناء |
Carr Sokağı'nın aşağısında 10 tane kule var, bu yüzden oraya iki grup koyacağız. | Open Subtitles | هناك 10 أبراج في شارع كار، لذا سنعيّن لها مجموعتان. |
– Baba, baba. – Şu anda iki grup misafir var. | Open Subtitles | أبى . ـ هناك مجموعتان من الضيوف هنا الآن |
Son birkaç yılda, iki grup evde sperm testi aletleri geliştirdi; bunlar iPhone tabanlı ve kullanımı kolay. | TED | خلال السنوات القليلة الماضية، قدَّمت مجموعتان أجهزة لفحص الحيوانات المنوية في المنزل والتي تعتمد على جهاز الآيفون وهي سهلة الاستعمال. |
1995'te iki grup insan "Vow, Web gerçekten önemli! Çok daha iyi bir sunucuya ihtiyacımız var" dedi. | TED | عام 1995، قالت مجموعتان من الناس، "واو، هذا مهم حقاً، الويب! نحتاج لخادم ويب أفضل بكثير!" |
Kaza yerinin yakınında, yolda iki lastik izi var. | Open Subtitles | هناك مجموعتان من اطارات السيارات على الطريق بقرب الاصطدام |
İki kişinin ayak izi, Bay Holmes. | Open Subtitles | مجموعتان من اثار الاقدام ,سيد هولمز |
İki farklı ayak izi var, demek ki Bilinmeyen Şahıslar iki tane. | Open Subtitles | مجموعتان من بصمات القدمين اذن جانيان |
İki set gerideyim. Sırtım beni öldürüyor. | Open Subtitles | -لقد خسرت مجموعتان , و ظهرى يقتلنى |
- Sadece iki set akciğer değil... | Open Subtitles | ليست فقط مجموعتان من الرئتين |
Birisi sağa birisi sola iki set. | Open Subtitles | مجموعتان على اليسار واليمين |