Şehri tahrip etmenizin ardından S.T.A.R.Labs'den gelen herhangi bir şeye nasıl güveneceğiz peki? | Open Subtitles | كيف يفترض بنا أن نثق أي شيء من ستار مختبرات بعد ضربوا المدينة؟ |
S.T.A.R. Labs'taki yüz tanıma sistemi de bir şey bulamadı. | Open Subtitles | والتعرف على الوجه البرمجيات في ستار مختبرات لم تجد أي شيء سواء. |
Maillere göre ufak çaplı şeyler mahalle satıcıları ve Laboratuvarları. | Open Subtitles | أشارات بريدية تماثيل ذات مستوى منخفض مختبرات الحي موزعين محليين |
Biz tüm bu keşifleri dünya üzerindeki Laboratuvarları araştırarak yaptık. | TED | لقد حققنا كل هذه الاكتشافات المتلاحقة من مختبرات في جميع أنحاء العالم. |
Mercury Lab'ın gizli tesislerinden biri olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون واحدا من مرافق خارج الموقع الزئبق مختبرات '. |
Ama beni ve aynı zamanda diğer birkaç Laboratuvarı asıl heyecanlandıran şey, bunun beyne bile uygulanabilmesi. | TED | لكن ما يثير حماستي وحماسة عدة مختبرات أخرى، هي إمكانية تطبيق التجربة على الدماغ أيضا. |
Ben rahmet Labs Kurucusu ve CEO'su oldu. | Open Subtitles | أنا كنت المؤسس والرئيس التنفيذي لشركة الرحمة مختبرات. |
Bir de sabah STAR Labs'te yaptığın şaklabanlık var. | Open Subtitles | وأن حيلة لك انسحب في ستار مختبرات صباح اليوم. |
- STAR Labs'e götürsen iyi olur. | Open Subtitles | كنت قد ترغب في الحصول على هذا لنجم مختبرات. |
Şehrin güvenlik kameralarına bir tek STAR Labs'in erişimi yok. | Open Subtitles | نجم مختبرات ليست واحدة فقط مع الوصول إلى كاميرات الأمن في المدينة. |
Worthington Laboratuvarları'na hoşgeldiniz, Bakan McCoy. | Open Subtitles | الوزير ماكوي مرحبا بك الى مختبرات ورثنغتون |
Tedavinin kaynağı, bir mutant. Worthington Laboratuvarları'ndaki bir çocuk. | Open Subtitles | ان مصدر العلاج هو متحول طفل في مختبرات ورثنغتون |
Bu, artık bir ulusal güvenlik sorunu. Worthington Laboratuvarları'nı ele geçirin. | Open Subtitles | ان هذه هي اهم مهمة للامن الوطني بان نحصن و نحمي مختبرات ورثنغتون |
Worthington Laboratuvarları. Başladığı yerde bitecek. | Open Subtitles | مختبرات ورثنغتون, الامر ينتهي حيث قد بدأ |
Hızlandırıcı patladıktan sonra, S.T.A.R. Lab'ın 3 boyutlu haritasını çıkarmıştım. | Open Subtitles | بعد انفجرت على دواسة البنزين، لقد بنيت نموذج 3-D ستار مختبرات |
FBI laboratuvarına giriş iznim yok. | Open Subtitles | لا أستطيع الوصول الى مختبرات الاف.بي.آي. |
Ayrıca Star laboratuar'larındaki arkadaşıma raporun bir kopyasını analiz etmem için göndermemi söyledi. | Open Subtitles | قالت لي أيضا أن آخذ نسخة لأصدقائي في مختبرات ستار لتحليل. |
40 öğrencili sınıflar. Laboratuarı olmayan okullar. | Open Subtitles | قاعات دروس مع 40 طالب مدارس بدون مختبرات علوم |
Gerçek şu ki, önem derecesine sahip yeni moleküler entitilerin %75'i aslında sıkıcı Kafkacı kamu sektörü laboratuarları tarafından destekleniyor. | TED | واتضح أن نسبة 75 في المئة من الكيانات الجزيئية ذات التصنيف الأولوي يتم تمويلها في مختبرات كافكيان العمومية. |
Bunu çevrimiçi laboravatuvar kullanarak ve bilgisayarın gücü kullanarak çevrimiçi laboratuvarlar yaparak yapabiliriz. | TED | استطعنا فعل ذلك من خلال مختبرات الانترنت واستغلال قوى الحاسب لبناء تلك المختبرات على الإنترنت. |
Jet Propulsion Laboratories ve Ray Bradbury. | Open Subtitles | يوجد فيها مختبرات جيت بروبولسون و الروائي الشهير راي برادبري |
Polis birimindeki herkesin polis laboratuvarında dizayn edilmiş aşıları yapması zorunludur. | Open Subtitles | إن جميع أفراد الشرطة في القسم يشترط أن يحصلوا على التطعيمات الإلزامية المصممة في مختبرات الشرطة للضباط فقط |
Eğer Dr. Wells söylediğin kişi ise S.T.A.R. Laboratuvarlarına adımımı attığımdan beri yaptığım her şey bir yalan demektir. | Open Subtitles | إذا الدكتور ويلز هو الذي تقوله هو، كل ما فعلت منذ الدقيقة أنا تدخلت القدم في ستار مختبرات |
Size şeyi göstererek bitireceğim -- bu benim Virtual Earth laboratuvar alanında göstermediğim yeni bir denemedir. | TED | سأختتم بهذا العرض هذه نظرة جديدة لم تظهر في مختبرات الأرض الإفتراضية |
Bütün R-ve-D laboratuvarını sistemden ayırmak zorunda kaldık. | Open Subtitles | لقد كان علينا أن ننقل جميع مختبرات الأشعة والتطوير خارج الشبكة |
Ben onun esiriyken Micheal'ın bir kaç laboratuarında zaman geçirdim ama burayı bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد قضيت بعض الوقت فى مختبرات مايكل عندما كُنْتُ سجينَه لكن هذا المختبر غير مألوف بالنسبة لي |