"من الضروري أن تكون" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmak zorunda
        
    • olmana gerek
        
    • olmaya gerek
        
    • olması gerekmiyor
        
    Bir nakil olmak zorunda değil ya da onun gibi bir şey, fakat... Open Subtitles ليس من الضروري أن تكون عملية زراعة عضو أو شيء من هذا القبيل
    Biliyor musun, bu öylesine bir iş olmak zorunda değil. Open Subtitles لكن كما تعلمون، فإنه ليس من الضروري أن تكون فقط أي وظيفة.
    O halde olmak zorunda değilsin.Sadece istesen olabileceğini bilmek de seni mutlu etsin. Open Subtitles إذا ليس من الضروري أن تكون فقط كُن سعيد بأنك شخص يمكنك أن تكون ما تريده
    Masa tenisi için uzun boylu, güçlü veya yakışıklı olmana gerek yok. Open Subtitles كرة الطاولة لستَ من الضروري أن تكون وسيم أو قوي أو طويل
    Sıradan bir penguen olmasına rağmen babam bana öğretti ki büyük bir kalbinin olması için dev gibi olmaya gerek yok. Open Subtitles ♪ بالرغم من أنه بطريق عادي ♪ ♪ فقد علمني أبي ♪ ♪ ليس من الضروري أن تكون ضخم ♪
    İlgi alanımıza girmesi için kurbanın ünlü olması gerekmiyor. Open Subtitles ليس من الضروري أن تكون الضيحة مشهورة لكي تنال إهتمامنا
    Jack, bu çok kullanılan bir isim. Kız kardeşin olmak zorunda değil. Open Subtitles جاك إنه اسم شائع ليس من الضروري أن تكون أختك
    Sarışın olmak zorunda değil. Open Subtitles حسنا , انه ليس من الضروري أن تكون شقراء.
    Bu şehir duvarla çevrilmiş olabilir ama bir hapishane olmak zorunda değil. Open Subtitles لعلّ المدينة محاطة بجدار لكن ليس من الضروري أن تكون سجناً
    Hayat hep sıfır toplamlı bir oyun olmak zorunda değil. Open Subtitles ‫ليس من الضروري أن تكون الحياة ‫لعبة فوز وخسارة
    Bu şekilde olmak zorunda değil. TED ليس من الضروري أن تكون الأمور هكذا.
    Önemli değil. Aynısı olmak zorunda değil. Open Subtitles لا يهم ، ليس من الضروري أن تكون دقيقة
    Seninle konuşmam için cerrah olmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس من الضروري أن تكون جراح لتتحدث معي
    Bu senin hikayen olmak zorunda değil. Open Subtitles ليس من الضروري أن تكون هذه هي قصتكٍ
    Yildönümü olmak zorunda degil. Open Subtitles ـ ليس من الضروري أن تكون ذكرى سنوية
    - Hayır. O kişi sen olmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا، ليس من الضروري أن تكون ذلك الشخص.
    Mutlu son olmak zorunda mı? Open Subtitles هل من الضروري أن تكون نهاية سعيدة؟
    İlla biri veya diğeri olmak zorunda değil. Open Subtitles -ليس من الضروري أن تكون مسألة إما/أو
    Yeri gelmedikçe... her zaman iyi olmana gerek yok. Open Subtitles ليس من الضروري أن تكون جيد طوال الوقت فقط عندما يهم
    Anlaman için ruh doktoru olmana gerek yok. Open Subtitles ليس من الضروري أن تكون ذكياً لتجميع القطع سوياً
    Ona, bir ibne gibi konuşmak için ibne olmana gerek yok dedim. Open Subtitles أخبرته أنه ليس من الضروري أن تكون فقير للتحدث مثل فقير
    Bu kadar korkutucu olmaya gerek var mı? Strickland onu arayana kadar Casey'ye ulaşamayız. Open Subtitles هل من الضروري أن تكون مُخيفًا إلى هذا الحد؟
    Seninle aramızın kötü olması gerekmiyor. Open Subtitles فإنه ليس من الضروري أن تكون محرجا بيني انا و انت.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more