Fakat olduğum yerden olmak istediğim yere gitmek için, bir şeye ihtiyacım vardı. | TED | ولكن للذهاب من حيث كنت الى حيث اردت ان اكون كنت احتاج شيئا |
Kesinlikle. Her şeyi unutup, kaldığımız yerden devam etmek istiyorum. | Open Subtitles | بالتأكيد , أنا أخطط لنسيانه كلياً ونبدأ من حيث أنتهينا |
Benim geldiğim yerde kaynaşmak için en güzel yol birlikte bağlılık yemini etmektir. | Open Subtitles | من حيث أتيت فليس هناك وسيلة أفضل للمعرفة من قراءة وعد الولاء مجددًا |
Geldiğim yerde insanlar pişmiş balık sever ve Cadılar Bayramı'nda kostüm giyerler. | Open Subtitles | من حيث أتيت، الناس يحبون السمك مطبوخاً ويتأنقون من أجل عيد القديسين |
Sadece ekonomide değil, aynı zamanda yaşam standartları açısından da. | TED | ليست الاقتصاديات وحدها و لكن ايضا من حيث الظروف المعيشية |
Asya, Afrika ve Güney Amerika'dan 15 ülke seçtik, Batı'nın dışında ve LGBT hakları açısından değişken yerler olsun istedik. | TED | قمنا باختيار 15 بلدا من آسيا وأفريقيا وأمريكا الجنوبية، بلاد من خارج الغرب والتي تتسم بتنوع من حيث حقوق المثليين. |
Girdiğin yerden üç kez sağa dön, sonra iki sol ve bir sağ. | Open Subtitles | خذ أول ثلاثة أنفاق من حيث أتيت ثم اثنان يسار ثم واحد يمين |
Sanırım babam kaldığı yerden devam etmemizi istiyor-- insanları kurtarmak, o şeyleri avlamak. | Open Subtitles | أعتقد أن أبي يريدنا أن نكمل من حيث إنتهى إنقاذ الناس, إصطياد الأشياء |
Ya burayı çok sevdin ya da geldiğin yerden nefret ettin. | Open Subtitles | إما أنّكَ تحبّ البلدة هنا، أو أنّكَ تمقتُ من حيث أتيت. |
Şimdi ise öylece gelip, bıraktığın yerden devam edebileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | ،والآن بما أنّك قررتِ الرجوع للبلدة تريدين المتابعة من حيث توقفتِ؟ |
Oturuma ara vermek için önerge sunuyorum ve haftaya kaldığımız yerden devam ederiz. | Open Subtitles | هل يمكن ان اقترح ان نتوقف وسوف نبدأ من حيث توقفنا الاسبوع القادم |
Bunların geldiği yerde 10 tane daha olmayacağını mı sanıyorsun? | Open Subtitles | ألا تظن أنّ ثمة عشرةٌ آخرين مثله من حيث أتى؟ |
Fakat geldiğim yerde bir erkek ilk olarak kadınına sahip çıkar. | Open Subtitles | ولكن من حيث جئت, فإن الرجل يعتني بفتاته أولاً قبل العمل |
Geldiğim yerde, suçu başkasına atmak bir korkağın yapacağı iştir. | Open Subtitles | من حيث أتيت ، الإيقاع برجل هو فعل شخص جبان. |
Başka hiçbir organ, insan hayatında muhtemelen başka hiçbir nesne mecaz ve anlam açısından insan kalbi kadar ilham verici değil. | TED | لا يوجد أي عضو آخر، وربما لا يوجد أي شيء آخر في حياة الإنسان، كالقلب البشري من حيث استعماله في المجاز. |
Bağımsız bir sanatçı olarak albüm yayınlamak bugün olduğundan çok daha zordu, hem bilinirlik açısından, hem de pazarlama açısından. | TED | إن إصدار باقة كفنان مستقل، كان أصعب بكثير مما هو عليه هذه الأيام، سواء من حيث سماعها أو مجرد توزيعها. |
Ruh çağırma seansına geliş zamanı mı verdiği bilgiler açısından mı? | Open Subtitles | من حيث دقة مواعيد حضوره للجلسات,ام من حيث دقة استخباراته ؟ |
Bu meretin dağıtıldığı yerin 6 metre ötesindeyiz şu an. | Open Subtitles | عشرون قدم من حيث أنّ ه أن يوزّع كما نتكلّم. |
Meksika'nın en kalabalık belediyelerinin olduğu yerlerden biri. | TED | وهي أكثر البلديات في المكسيك من حيث الكثافة السكانية. |
Bu park cezası olarak en çok kazandıran 250 yangın musluğu. | TED | هذه أعلى 250 حنفية على الاطلاق من حيث مخالفات مواقف السيارات. |
Ondan sonra esir tutulduğu yer için çok fazla ihtimal var. | Open Subtitles | ثم هناك مجموعة من الاحتمالات من حيث يمكن أن يكون أسيرا. |
Birleşik Devletler de EPA'nın tahminlerine göre, bu madde arazilerimizin %25 'ini kaplıyor. | TED | تقديرات وكالة حماية البيئة في الولايات المتحدة ، من حيث الحجم ، تحتل هذه المواد 25 في المئة من مصابّ القمامة لدينا. |
Püf noktası, nerede bitmesini istiyorsan oradan başlamak ve geriye doğru gitmek. | TED | السر هنا هو بأن تبدأ من حيث تريد أن تنتهي ثم تتراجع إلى الوراء. |
Eğer ben geldiğim yoldan geri dönersem, anayolu bulabilir miyim? | Open Subtitles | إذا عدت من حيث أتيت هل سأجد الطريق السريع ؟ |
Geçici öğretmenler her nereden geliyorsa oraya geri dönecek sadece. | Open Subtitles | هي فقط سوف تعود من حيث تأي البديلات من هناك |