"هذا العقد" - Translation from Arabic to Turkish

• Bu kolyeyi
• Bu sözleşme
• Bu kolye
• bu sözleşmeyi
• bu anlaşma
• bu kontratı
• Bu kontrat
• Bu kolyenin
• Bu anlaşmayı
• bu sözleşmeye
• O kolye
• Bu sözleşmede
• bu on
• O kolyeyi
• bu sözleşmenin

Al, Lajju.. git ve Bu kolyeyi daha kazanmadan önce Arjun'un boynuna tak.
هنا، لاجو . إذهب وضع هذا العقد حول رقبة ارجون حتى قبل ان يربح

Ve ben de senin için kaldırmak istiyorum, kayıp bürosundan Bu kolyeyi almama izin verdiğin için.
وانا اريد ان اشرب نخبك لانك جعلتنى اخذ هذا العقد بعد ان لعبنا لعبة البحث عليه

Tatlım, Bu sözleşme mükemmel.
عزيزتى هذا العقد بصوره رائعه انا فخور بكى

O yüzden Bu kolye hakkında bilmen gereken şeyler var.
لذا هناك شيئان تحتاج للمعرفة حول هذا العقد.

Eğer gerçekten bu aileyi benimsemek istiyorsan bu sözleşmeyi imzalamakta bir sorun yaşamazsın.
إذا أردتِ حقاً أن تتقبلي عائلتي فلن تواجهي مشكلة في توقيع هذا العقد

Araplarla yapılacak bu anlaşma şirket için hayati önem taşıyor.
هذا العقد مع العرب يمكن أن تكون مهمة جدا للشركة.

bu kontratı yapmalıyız. -Onları nasıl tanıyacağım?
ـ يجب أن نحصل على هذا العقد ـ كيف سأعرفهم؟

Bu kolyeyi takan kızı bul, kundakçı odur.
لو وجدت فتاه ترتدي هذا العقد فهي الحارقه

İlki çok aptalcaydı-- beni Bu kolyeyi çalmakla suçladı.
وردت أمور سخيفة في البداية تتهمني بسرقة هذا العقد

Geri geldiğim zaman Bu kolyeyi Bayan Morehouse'a geri vereceğiz.
, وعندما اعود سنعيد هذا العقد إلى السيدة مورهاوس

Ben küçükken... Bu kolyeyi taktığında gözlerimi ondan alamazdım.
حين كنت فتاة صغيرة، اعتدت أن انظر إليها وهي ترتدي هذا العقد

Ancak Bu sözleşme, sürü gemiye yüklenmeden bağlayıcı olmaz!
لكن هذا العقد غير مُلزم حتى يتم تحميل الماشية

Bu sözleşme, CIA'de imzalattıkları sözleşmeden yüz sayfa daha uzun.
هذا العقد اطول بمائة صفحة من العقد الذي توقعه مع الأستخبارات الأمريكية

Bu kolye bana annemi hatırlattı.
هذا العقد يذكّرني حقاً بالذاكرة العشوائية من أمي

Bir dakika Cher, eğer bu sözleşmeyi bozarsan ikimizi de aforoz ederler.
إنتظرى. أنظرى، شير، إذا فسختى هذا العقد سيضعونا فى القائمه السوداء وستكونين انت منتهيه

Eğer bu anlaşma iptal olursa tüm anlaşmalar iptal olur ve anarşiye sürükleniriz.
إذا انهار هذا العقد, جميع العقود الإجتماعية ستنهار و سننحدر لفوضى سياسية

Şimdi eğer bu basit kurallara uymayı kabul ediyorsan, sen ve diğerlerinin bu kontratı imzalamaları lazım.
و الآن إذا قررتم أن تتبعوا تلك القوانين البسيطة فأنا بحاجه لكم و للأولاد لتوقيع هذا العقد

Tatlım, Bu kontrat mükemmel bir iş. Seninle gurur duyuyorum.
عزيزتى هذا العقد بصوره رائعه انا فخور بكى

Bu kolyenin bir manası var, eğer kimse bana söylemeyecekse, bunu kendim bulurum.
هذا العقد هو الوسيلة و لو لم يخبرني بالسر فسأكتشف هذا الامر بنفسي

Zaten amacımız hiçbir zaman Bu anlaşmayı gezegen dışına vermek değildi.
لاتخاذ هذا العقد خارج العالم ، وعلى أي حال.

bu sözleşmeye göre ismini Suds (Bira) McDuff olarak değiştirmek zorundayız.
بناءا على هذا العقد يجب أن نغير اسمه إلى سَدز ماك دف

O kolye dışında sen tamamen çıplak bir Hıristiyan olacaksın.
ماعداً هذا العقد ستكونين عاريه

Bu sözleşmede, sadece gururunu okşayacak kadar al.
في هذا العقد سأعطيك بما فيه الكفاية لتحفظ على كرامتك

bu on yılda aya gitmeyi ve diğer şeyleri yapmayı seçtik.
قررنا أن نصعد للقمر خلال هذا العقد و سنقوم بأعمال أخرى

O kolyeyi ben sana verdim.
لقد قدمت هذا العقد لك

bu sözleşmenin kâr katkısı ile hiçbir ilgisi yok.
هذا العقد ليس له أيّ شيء بالمشاركة بالفوائد.