"هناك فتىً" - Translation from Arabic to Turkish

• bir çocuk

- Pekala, çok sevimli bir çocuk kucağıma oturdu.
حسناً، كان هناك فتىً لطيف تسلّق إلى حضني.

Peki emir veren, uzun boylu, sarışın bir çocuk yok muydu?
... أجل ولم يكن هناك فتىً أطول بِشعرٍ أشقر يُعطي الأوامِر؟

Ancak tüm bunların altında o, hala annesini kaybettiğini sanan ve büyümek zorunda olduğunu düşünen savunmasız, küçük bir çocuk.
لكن تحت هذا لا يزال هناك فتىً حساساً. الذي فقد والدته, واضطر أن يكبر مبكراً.

Sonra Domuzcuk dedikleri tombul bir çocuk var.
و هناك فتىً صغيرٌ بدين يدعونه بيغي = خنزير ''، و هم لئيمون جدّاً ''

25 yıl önce Belly ve ben Cortexiphan deneylerini yaparken astral seyahat yeteneği geliştiren bir çocuk vardı.
{\pos(190,230)}(منذُ 25 سنةً، عندما كنتُ و (بيل نجري تجارب "كورتيكسفان"، كان هناك فتىً أظهرَ بدايةَ قدرةٍ على الإسقاط النجميّ.

- bir çocuk vardı.
-فلقد كان هناك فتىً ...