"çıktıklarında" - Translation from Turkish to Arabic

    • خرجوا
        
    • عندما يخرجون
        
    • يخرجان
        
    Kuyudan çıktıklarında kendi terleriyle sırılsıklam haldeydiler. TED عندما خرجوا من المنجم، كانوا غارقين بالبلل من عرَقهم.
    Dışarı çıktıklarında şehrin büyük bölümünü yıkıntılar içinde buldular. Open Subtitles عندما خرجوا وجدوا الدمار قد حلّ بمعظم مدينتهم
    Gözlerini suya dik. Yüzeye çıktıklarında onları vuracağız, tamam mı? Open Subtitles أبقي عينيك على الماء أطلق النار عليهم إذا خرجوا
    Peter ve Lois dışarıya çıktıklarında radyoyu açık bırakırlar böylece bende evde biri varmış gibi hissederim. Open Subtitles بيتر و لويس .. يتركون الراديو يعمل عندما يخرجون كي أشعر أن هنالك أحداً في المنزل
    çıktıklarında bana haber ver. olur mu? Open Subtitles أخبريني عندما يخرجون منه , هلا فعلتي هذا؟
    Sorduğum için affedin, bay Perret ama 18 ay sonra hapisten çıktıklarında ne olacak? Open Subtitles سامحنى على سؤالى سيد (بيريت) لكن ماذا يحصل بعد 18 شهرا عندما يخرجان من السجن ؟
    çıktıklarında ise, bir tanesi bir cihaz taşıyordu. Open Subtitles و عندما خرجوا كان واحد منهم يحمل جهازا ما معه
    Dışarı çıktıklarında takip ederiz. Open Subtitles يجب أن نكون مستعدين للملاحقة متى ما خرجوا
    Yağmacı bir grubun gece boyu onlara saldırdığını söylediler ama sabah çıktıklarında etrafta kimse kalmamış. Open Subtitles لقد أخبرونا بأنّ مجموعةً من اللّصوص قه هاجموهم خلال اللّيل و أنّهم لمّا خرجوا صبيحة اليوم التّالي لم يجدوا منهم أحداً
    çıktıklarında hem atlar, hem de semer gitmiş. Open Subtitles و عندما خرجوا اختفت الخيول و سرجي أيضاَ
    Dışarı çıktıklarında her şey çok değişmişti. Open Subtitles كل شيء أصبح مختلفاً بعد أن خرجوا منها
    Shadrach, Meshach ve Abednego alevler arasından çıktıklarında Kral alevlerin onların ne vücutlarına zarar verebildiğini ne de saçlarının bir tek telini yakabildiğini görmüştü. Open Subtitles "لذا (شقراك), (ميشاك) و (آبدنيغو) خرجوا من النار" "و الملك رأى أن النار لم تؤذي أجسامهم" "و لا شعور رؤوسهم أُحرقت"
    Doğru ama dışarı çıktıklarında maskelerini çıkardılar. Open Subtitles صحيح, ولكنهم خلعوها حين خرجوا
    Buralarda takıl. çıktıklarında yine takip ederiz. Open Subtitles أنتظر هنا, عندما يخرجون سنلحق بهم ثانيةً
    O trene hiç binmedim. Ama şöyle bir yürüyüş yapmak için trenden çıktıklarında bazı film yıldızlarıyla sohbet ederdim. Open Subtitles لم أحضى بركوب ذلك القطار أبداً ولكن كنت أدردش مع المشاهير عندما يخرجون منه
    Dışarı çıktıklarında, bıraktıkları dünyadan çok daha farklı bir dünya bulurlardı. Open Subtitles عندما يخرجون سيجدون عالماً مختلفاً تماماً عن العالم الذى تركوه
    Geceleri şehir dışına çıktıklarında çok sıkıntı ediyor ama. Open Subtitles بل يكره فترة الليل عندما يخرجون من المدينه
    Kontrolden çıktıklarında ise onları uyutursun tabii. Open Subtitles .بالطبع، عندما يخرجون ن سيطرتك، تضعهم جانباً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more