Motor çalışmazsa ısıtıcı da çalışmaz herhalde. | Open Subtitles | أنا لا أفترض أن يدار سخان إذا كان المحرك لا يعمل. |
Isıtıcı devrelerde yüklenme yaptı, kıvılcım çıkınca da gazyağı tutuştu. | Open Subtitles | وأعتقد أن المدفأة زادت الضغط على الدارة مسببة شرارة أشعلت الكيروسين |
Kurbanın boynunda ısıtıcı cihazlarda kullanılan elektrik kablosu motifi bulundu. | Open Subtitles | هناك آثار لسلك كهربائي يُستخدم في أجهزة التدفئة على عنق الضحية. |
Isıtıcı vurulunca bozuldu. Biraz üşüdüm de. | Open Subtitles | هذا لأن السخان تعطل، أشعر بالبرودة بالفعل. |
Bu bir üstten ısıtıcı ve bir CPAP. | TED | إذاً هذه مدفأة سقفية و سي بي أي بي. |
Öğretmenler, sınıflarda ısıtıcı ve ışık olmadığı zaman işlerini yapamazlar. | Open Subtitles | المعلمون لا ينكنهم التعليم إذا لم يكن هنالك تدفئة و إنارة في صفوفهم. |
Git ısıtıcı hala çalışıyor mu kontrol et. | Open Subtitles | انا قادمة تأكدي إن كان سخان الماء ما زال يعمل الآن |
Biliyor musun, eğer bir su ısıtıcı alacaksak, bunu konuşmalıyız. | Open Subtitles | إن كنا نحتاج لشراء سخان مياه فيجب أن نتحدث في هذا |
Anlaşılan tavan arasındaki su ısıtıcı patlamış. | Open Subtitles | يبدو أن سخان المياه بالغرفة العلوية انفجر |
Kontak açık. Isıtıcı yükseğe ayarlı. | Open Subtitles | المدفأة مضبوطة لأعلى درجة والمحرك مازال يعمل |
Isıtıcı bozuldu. | Open Subtitles | المدفأة تعطّلت. |
Isıtıcı bozuldu. | Open Subtitles | المدفأة تعطّلت. |
Alt tarafı ısıtıcı, Ian. Açarsın ve ısıtır. | Open Subtitles | انها التدفئة ايان , شغلها وهي تعمل |
...ya da kafatası bunu gibi, ısıtıcı ızgarasında ezilmiş. | Open Subtitles | او اذا كانت جمجمتة ضربت في شبك التدفئة مثل هذه... |
Bakayım bir ısıtıcı açık mı. | Open Subtitles | دعني أتأكد لو كانت التدفئة تعمل |
Isıtıcı 27 papel tutuyor, 23 papel kar, adamım. | Open Subtitles | تكلفة السخان 27 دولار وكسبت 23 دولار |
Tanrım! Isıtıcı! | Open Subtitles | يا إلهي، "السخان"! |
Gitmem lazım. Daireme bir ısıtıcı alacağım. | Open Subtitles | علي الذهاب , أريد شراء مدفأة لشقتي |
Galeride, tam yanında bir ısıtıcı vardı. | Open Subtitles | يوجد مدفأة بقربها في صالة العرض |
Aşağıya ısıtıcı koyduk ama merkezi ısıtması yok. | Open Subtitles | الجو أدفأ في الأسفل, لكن لا يوجد تدفئة مركزية |
- Dedim ya, her şey bir anda oldu. Gazlı ısıtıcı çalışınca kız çıldırdı. | Open Subtitles | كل شىء كان يسير بسرعه عندما شغلت التدفئه خافت |
Samir, Sovyet mayınlarını söküp bize ısıtıcı yaptı. | Open Subtitles | لكن سمير عرف كيف يفك الالغام السوفيتية ويعمل منها موقد صغير |
Seni beklerken ağaç olan insanlar için buraya bir ısıtıcı koymayı düşünmelisin. | Open Subtitles | ربما يجب أن تفكر في تركيب دفاية هنا في حال إنتظرك الناس للأبد حتى تعود للبيت |
İçindeki ne? Yani, bir ısıtıcı olabilir. | Open Subtitles | أعني ، قد يكون سخّان |
Lanet ısıtıcı her zaman ses yapıyor. | Open Subtitles | هذا المكيف اللعين ، إنه يصدر هذه الضوضاء طوال اليوم |
Hayır, yenidoğan ısıtıcı lazım. | Open Subtitles | - لا، نحن بحاجة إلى أكثر دفئا حديثي الولادة. |