"böyle görmemiştim" - Translation from Turkish to Arabic

    • لم أرك هكذا
        
    • لم أراك هكذا
        
    • لم أره هكذا
        
    • لم أرها هكذا
        
    • لم اراه هكذا
        
    • رأيته بهذه الحالة
        
    • رأيتها هكذا
        
    • أره بهذه الحالة
        
    • مثل هذه الحالة
        
    • لم اراك هكذا
        
    • لم ارك هكذا
        
    • لم اره هكذا
        
    • لم أراك مثل
        
    • لم أراه هكذا
        
    • لم أراها هكذا
        
    Angus, ihtisas döneminin ilk gününden beri seni böyle görmemiştim. Open Subtitles انغوس, لم أرك هكذا منذ أول يوم في برنامج الاقامه
    En uygun zaman. Seni hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles إنه بالضبط الوقت المناسب لم أرك هكذا من قبل
    Berbat durumdasın. Seni daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles أنت في حالة مزرية أنا لم أراك هكذا أبداً
    Bir şeyler oluyor ona. Daha önce hiç böyle görmemiştim onu. Open Subtitles ثمة خطبٌ به أنا لم أره هكذا من قبل
    Bilmiyorum. Onu, "Görüş" programı Emmy kazandığından beri böyle görmemiştim. Open Subtitles لا أعرف، لم أرها هكذا منذ أن فاز برنامج فيو بجائزة إيمي
    Onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم اراه هكذا من قبل
    Onu hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم يسبق لي أن رأيته بهذه الحالة
    Onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم يسبق لي أن رأيتها هكذا من قبل
    Daha önce hiç böyle görmemiştim. Prudence, söyle onlara. Open Subtitles إنَّهُ هو بالتأكيد لكني لم أره بهذه الحالة من قبل
    Bu inanılmaz. Seni daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles هذا رائع جداً لم أرك هكذا من قبل
    Sadece seni uzun zamandır böyle görmemiştim. Open Subtitles لم أرك هكذا منذ مدة, هذا كل شيئ
    Baba, seni hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles أبتي، لم أرك هكذا من قبل
    Seni uzun zamandır böyle görmemiştim. Open Subtitles لم أراك هكذا من زمن
    Seni daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم أراك هكذا من قبل؟
    Evet, ben de onu hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles أجل، أنا أيضا لم أره هكذا من قبل.
    Tam bir sürtükmüş. Doğrusunu söylemek gerekirse, onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles هي عاهرة تماما بصراحة، أنا أبداً لم أرها هكذا
    Onu hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم اراه هكذا ابدا
    - Onu hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم يسبق أن رأيته بهذه الحالة.
    Onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم يسبق لي أن رأيتها هكذا
    Onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم أره بهذه الحالة من قبل
    Seni hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles ولم اراك فى مثل هذه الحالة من قبل
    Çünkü seni hiç böyle görmemiştim. Ailem öldükten sonra insanların önünde olmaktansa bilgisayarların önünde olarak daha rahat hissettiğim bu devreden geçtim. Open Subtitles لأنني لم اراك هكذا من قبل بعد وفاة والدي، مررت من خلال هذه الفترة
    Seninle çalıştığım ilk günden beri seni hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles منذ ان عملت لك لم ارك هكذا من قبل
    Çok korkuyorum. Onu hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles إننى خائفة جداً . إننى لم اره هكذا من قبل
    Seni daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لم أراك مثل ذلك مطلقاً.
    Ama onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles لكنني لم أراه هكذا أبداً
    Onu hiç böyle görmemiştim. Sen? Open Subtitles لم أراها هكذا من قبل وأنتِ ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more